şirk   (3232 içerik bulundu)

Hangi Cihat Daha Faziletlidir?

Hangi cihad daha faziletlidir? “Cihadın en faziletlisi, zâlim sultanın karşısında hakkı ve adaleti söylemektir” hadisini nasıl anlamalıyız?

Kurnaz Tüccar Gibi Olma!

Tamam, ümitliyiz; lâkin malını ve canını Allah için fedâ etmişlerin girdiği cennete heveslenirken, beleşçi miyiz, emekçi mi? Ölçüyü kaçırmış bir kaderci gibi, ç

Peygamber Efendimiz’in Üç Büyük Sıfatı

Peygamberler, insan olmakla birlikte, diğer insanlardan farklı bir takım sıfatlarla donatılmıştır. Bu, onların elçi, rehber ve önder oluşlarının tabii bir sonuc

Hz. İsmail'in (a.s.) Hayatı Dinle

Hz. İsmail (a.s.) kimdir? Osman Nuri Topbaş Hocaefendi'nin Kur'an-ı Kerim Işığında Nebiler Silsilesi kitabından Hz. İsmail Aleyhisselam'ın hayatını islamveihsan

“Bugün Yecûc ve Mecûc’un Seddinden Şu Kadar Yer Açıldı” Hadisi

“Allah’tan başka ilah yoktur. Yaklaşan şerden dolayı vay Arabın haline! Bugün Ye’cûc ve Me’cûc’un seddinden şu kadar yer açıldı” hadisi nasıl anlamalıyız?

Şerrin Kaynağı: Şeytanın Görevleri

İnsanın en büyük düşmanı olan şeytan hakkında ayetler hangi uyarılarda bulunuyor? İnsanı sıratı müstakimden hak yoldan ayırmak için şeytanın kendine görev edind

Kalp ve Sırları Nelerdir?

Kalp nedir, ne anlama gelir? Kalbin sırları nelerdir? Kalp ve sırlarını islamveihsan Youtube kanalımızdan sesli kitap olarak dinleyin.

“Allah’ın Çizdiği Sınırları Aşmayarak Orada Duranlarla Bu Sınırları Aşıp İhlâl Edenler, Bir Gemiye Binmek Üzere Kura Çeken Topluluğa Benzerler” Hadisi

“Allah’ın çizdiği sınırları aşmayarak orada duranlarla bu sınırları aşıp ihlâl edenler, bir gemiye binmek üzere kur’a çeken topluluğa benzerler” hadisini nasıl

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Kadınlara Nasıl Davranırdı?

Peygamber Efendimiz (s.a.v) kadınlara nasıl davranırdı? Peygamber Efendimiz'den önce (s.a.v) Mekke'de kızlara ve kadınlara yapılan haksızlıklara, zulümlere karş

Hizmette 101 Esas

Osman Nuri Topbaş Hocaefendi'nin kaleminden kıymetli bir eser "Hizmette 101 Esas". Yazımızdaki adresten kitabı temin edebilirsiniz.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.