Hazret-i Ömer   (959 içerik bulundu)

Nefsimize Karşı Yapabileceğimiz Tek Şey!

Hak dostu ârif kullar, nefislerine karşı dâimâ teyakkuz hâlinde bulunmuş, en ufak bir gurur, kibir ve enâniyet durumunda derhâl kendi nefislerine haddini bildir

Peygamberimizin Örnek Ahlâkı

Kâinâtın Fahr-i Ebedîsi -sallallâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz de; her mevzûda olduğu gibi; kanaat, tevekkül ve istiğnâ hususlarında da en zirve örnektir, en m

Her Zaman Güvenilecek Tek Şey

Kâmil müʼminler nazarında her dâim güvenilecek yegâne mercî, Kâdir-i Mutlak olan Cenâb-ı Hakʼtır. Aksi takdirde îmânın bir gereği olan Hakkʼa tevekkül ve îtimâd

Hak Yolun Üçüncüsü

İnsanı Hakkʼa vuslat yolunda en çok geri bırakan da, nefsânî arzuları sebebiyle üzerine aldığı bu nevî fazla yüklerdir. Bu yüklerin altında ezilmiş bir ruhla mâ

Hz. Ömer'in En Çok Sevdiği Kişi Kimdir?

Hazret-i Ömer –radıyallâhu anh– ın en çok sevdiği kişi kimdir? Allah'a (c.c) niçin şükürlerini sunan bir duada bulunuyor?

Tevâzunun İnsan İçin Önemi Nedir?

İnsan niye kıymetli bir gözyaşından değil de, necâset hükmündeki değersiz bir sudan yaratıldı? Öldükten sonra niye kokuşup çürüyerek toprağa dönüşmekte? Bununla

Son Nefeste Aşk

Ölüm ânı ve akabinde yaşananlar herkes için farklı farklı tecellî etse de, ölümün belki de en güzel hâlini yaşayanlardır: Allah dostları…

Gülümseyen ve Gülümseten Rehber İnsan

Gül ve çiçek manzaraları, en haşin ve nâdân bir insanı bile tebessüm ettirir. Onun için, insanlara rehberlik yapan ve sohbet eden kişiler de böyle gül tabiatlı

İslam'da Çalışmanın Önemi Nedir?

İslam dininde tenbellik, zillet, dilencilik, başkasına yük olmak yoktur. Müslüman kendi el emeğinin en tatlı ve helal rızık olduğunu bilerek çalışır, çalışkandı

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.