ADİYY   (91 içerik bulundu)

Yemeksiz Yaşarım Ama Kur'ânsız Yaşayamam

"Yemeksiz yaşarım ben ama Kur’ansız yaşayamam. Kur’an okumayı çok seviyorum. Hala daha hafız olmaya çalışıyorum. Çocuklardan kimi ele geçirirsem onlara günlük 3

Manevi Rehberlere Neden İhtiyacımız Var?

Zâhirî ilimlerde rehberlik eden sâlih âlimler, fakihler, müfessirler ve muhaddisler gibi, bâtınî meselelerde yol gösteren Hak dostu mürşid-i kâmiller vardır. On

Seffâne Binti Hâtim (ra) Kimdir?

Seffâne binti Hâtim radıyallahu anhâ cömertliği ile meşhur bir âilenin ferdi. Akıllı, zeki bir hanımefendi. Babasının cömertliği darb-ı mesel haline gelmiş olan

Afrâ Hatun (ra) Kimdir?

 Afrâ Hâtun radıyallahu anhâ  iman âbidesi çocuklar yetiştiren bir anne... Genç yavrularının Allah ve Rasûlü yolunda şehadetlerine sabreden bir hanım sahâbi...

Mürşid'in Özellikleri

5Mürşid, Arapça “irşad” kelimesinin ismi failidir. Va’z eden, öğüt veren anlamlarına gelmektedir. Sapıklık karşısında doğru yolu gösteren kişiye de mürşid denir

Peygamber Efendimizʼin Son Nefesindeki Emri

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in vefatı esnasında hususiyetle durduğu iki emri anlatıyor...

Murâkabe Çeşitleri Nelerdir?

Tasavvufî terbiyede kulda murâkabe hâlinin tahakkuku için ehlullah hazarâtı, şu âyetler üzerinde muayyen usûllerle tefekkür edilmesini tavsiye etmişlerdir...

Dostluğun Ölçüleri Nelerdir?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi gerçek dotluğun ölçülerini anlatıyor...

İslâmî Mücâdelede Evveliyet Münkerden Nehiydir

Tarihçi-yazar Kadir Mısıroğlu'nun kaleme aldığı "İslâmi Mücadelede Evveliyet Münkerden Nehiydir" başlıklı yazı, peygamber ahlâkının kazanılması ve bu ahlâk ile

Bu Güzelliğe Hayran Olunur

Şeyh Muhammed Es‘ad Erbîlî Hazretleri’nin ahirete irtihalinin seneyi devriyesinde hatıralarda Erbilli Şeyh M. Es’ad Efendi...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.