YOLCULUK   (1539 içerik bulundu)

Sırat-ı Müstakimin En Güzel Tarifi

Dünyevi olana gözleri kapatmadan ahiret gözlerini açamayız. Sahte insan kimliğinden kurtulmadan hakiki insan kimliğine sahip olamayız. Kalpteki şirkleri kırmada

İslam’ın Mahlukata Olan Şefkat Hassasiyeti

İslam, mahlukata bakışta nasıl bir gönül hassasiyeti telkin ediyor? İslam’da mahlukata şefkat ve merhamet...

Vatan-i Asli Nedir? Seferi Kimdir? Seferi Kimse Namazlarını Nasıl Kılar?

Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım, “Vatan-i asli nedir? Seferi kimdir? Seferi kimse namazlarını nasıl kılar?” sorularını cevaplıyor.

Anne Hikayeleri

Yeryüzünde ilk kan, insanların atası olan Hazret-i Âdem’in evlatları arasında dökülmüştü. Böylece “ilk evlat acısı” yaşayan anne de, Havva Anamız olmuştu. O evl

Seferi İken Kazaya Kalan Namaz Nasıl Kılınır?

Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım, “Seferî iken kılınamayan namazların kazası nasıl yapılır?” sorusunu cevaplıyor.

Mağrib Ne Demek?

Mağrib: Batı, garb. Güneşin batma vakti, akşam. Mağrib ülkeleri, batıda bulunan ülkeler anlamlarına gelmektedir.

Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin Sultan I. Ahmet’e Vasiyeti

Yazar Bahadır Yenişehirlioğlu, Osman Nuri Topbaş Hocaefendi’nin kaleme aldığı Tarihe Yolculuk eserinden “Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin Sultan I. Ahmet’e Vasi

"Lâ Havle ve Lâ Kuvvete İllâ Billâhil Aliyyil Azîm" Ne Demek?

"Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm" ne demektir? Nerelerde okunur, anlamı, arapça metni, türkçe okunuşu ve fazileti ile ilgili hadisle

Fatih Sultan Mehmet’in Ahiret Endişesi

Yazar Bahadır Yenişehirlioğlu, Osman Nuri Topbaş Hocaefendi’nin kaleme aldığı Tarihe Yolculuk eserinden “Fatih Sultan Mehmet’in Âhiret Endişesi” başlıklı kesiti

Kanuni Sultan Süleyman ve Karınca Kıssası

Yazar Bahadır Yenişehirlioğlu, Osman Nuri Topbaş Hocaefendi’nin kaleme aldığı Tarihe Yolculuk eserinden “Kanuni Sultan Süleyman İle Karınca Hikayesi” kesitini s

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.