Ashab-ı Kiram Mucizesi
Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimizʼin mânevî terbiyesi neticesinde; kız çocuklarını diri diri gömen, zulüm ve isyan karanlıklarına gömülmüş yarı vahşî câhiliye insanları; ince ruhlu, hassas gönüllü, gözü yaşlı birer sahâbî oldular.
Kız çocuklarını âdeta annelerinin yüreklerinden kopararak diri diri gömen, zulüm ve isyan karanlıklarına gömülmüş yarı vahşî câhiliye insanları, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimizʼin mânevî terbiyesi neticesinde; ince ruhlu, hassas gönüllü, gözü yaşlı birer sahâbî oldular, insanlığın hâlâ gıpta ile seyrettiği muhteşem bir fazîletler medeniyeti inşâ ettiler.
İslâm hukukunun en mühim sîmâlarından biri olan Karâfî (v. 684) şöyle der:
“Peygamber Efendimiz’in hiçbir mûcizesi olmasaydı, yetiştirmiş olduğu ashâb-ı kirâm, O’nun nübüvvetine delil olarak kâfi gelirdi.” (Karâfî, el-Furûk, Dâru’s-Selâm, 2001, IV, 305)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Âlemlere Rahmet: Hz. Muhammed, Erkam Yayınları