Bakara Suresi 52. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Bakara Suresi 52. ayeti ne anlatıyor? Bakara Suresi 52. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Bakara Suresi 52. Ayetinin Arapçası:
ثُمَّ عَفَوْنَا عَنْكُمْ مِنْ بَعْدِ ذٰلِكَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ
Bakara Suresi 52. Ayetinin Meali (Anlamı):
Bütün bunlardan sonra belki şükredersiniz diye yine de sizi bağışlamıştık.
Bakara Suresi 52. Ayetinin Tefsiri:
Cenâb-ı
Hak, Hz. Mûsâ’ya Zilkâde ayında “otuz” gün oruç tutmasını emretmiş, sonra bunun
üzerine Zilhicce’den “on” gün daha ilâve etmişti. Nitekim “Tûr Dağı’nda ibâdet
etmesi için Mûsâ ile otuz gece için sözleşmiş, sonra ona on gece daha ilâve
etmiştik. Böylece Rabbinin belirlediği süre kırk geceye tamamlanmış oldu.…”
(A‘râf 7/142) âyeti bunu haber
vermektedir. Âyette “gündüz” yerine “gece” denilmesinin sebebi, Arabî aylara
göre güne gece ile başlanması ve gündüzün geceye tâbi olmasıdır.
Burada
bir incelik daha vardır:
İlâhî
tecelliler fecir gibi daima geceleri takip eder. Kara günler de geceden
sayılır. Tarikat erbâbı kırk günlük sülûkü bu âyetlerden almıştır. Dilimizde
kullanılan ve Farsça kırk mânasına gelen “çile” tabirinin de aslı yine budur.
Hz. Mûsâ kırk günlük bu süreyi oruç ve ibâdetle geçirmiş ve kendisine Tevrat
levhaları inzal buyrulmuştur. Bu mevzu daha geniş bir şekilde başka sûrelerde
gelecektir. (bk. A‘râf 7/142-145) Ne
yazık ki, Hz. Mûsâ Tur’da ilâhî emre uygun olarak çile çıkarırken onlar
Samirî’nin yaptığı buzağıya tapmaya başlamışlardı. (bk. Tâhâ 20/91) Bu, son
derece haksız, zalimce ve nankörce bir davranıştı. Bununla beraber sınırsız
merhamet sahibi olan Allah onları affetti. İşte burada onlara özellikle bu af
nimeti hatırlatılmakta ve Allah’ın ihsanlarına şükretmeleri istenmektedir.
Tevrat,
onlara verilen nimetlerin en büyüğünü teşkil eder:
Bakara Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Bakara Suresi 52. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...