“Bizi de Duana Ortak Et” Hadisi
“Sevgili kardeşim, bizi de duana ortak et” hadisini nasıl anlamalıyız?
Ömer İbnü’l-Hattâb radıyallahu anh’den şöyle dediği rivayet olunmuştur:
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’den umre yapmak için izin istedim, verdi ve:
“Sevgili kardeşim, bizi de duadan unutma!” buyurdu.
Bu sözüyle Hz. Peygamber bana öyle bir şey söylemiş oldu ki benim için dünyaya bedeldir.
Bir rivâyette (Ebû Dâvûd, Vitr 23; Tirmizî, Daavât 109) Hz. Peygamber, “Sevgili kardeşim, bizi de duana ortak et!” buyurmuştur. (Ebû Dâvûd, Vitr 23; Tirmizî, Daavât 109. Ayrıca bk. İbni Mâce, Menãsik 5)
Hadisi Nasıl Anlamalıyız?
Hz. Ömer’in, daha önceleri adamış olduğu bir umreyi yerine getirmek için Hz. Peygamber’den izin istediğini görüyoruz. Bu, talebenin hocasından, müridin şeyhinden edeben izin istemesi gibi bir şeydir. Zaten ashâb-ı kirâm Resûlullah’tan izin almadan bir şey yapmazlardı. Resûl-i Ekrem Efendimiz Hz. Ömer’e izin verdikten sonra, ondan umre yaparken kendisine de dua etmesini istedi. Bir önceki hadiste Hz. Ömer’e Üveys el-Karenî’den dua niyazında bulunmasını tavsiye etmişti.
Hz. Peygamber’in, Ömer de olsa herhangi bir sahâbîden dua istemeye ihtiyacı olmadığını unutmamak gerekir. Ancak o, hayır ve fazilet sahibi olduğu bilinen insanlardan, özellikle mübarek yer ve makamlarda bulunacak kimselerden dua istemenin gerektiğini ümmetine bizzat öğretmektedir. Öte yandan Hz. Peygamber’in “Bizi de duana ortak et” buyurması Hz. Ömer için son derece büyük bir iltifat ve duasının makbul olacağı yönünde büyük bir müjdedir. O da zaten bunu anlamakta hiç geçikmemiş ve “Hz. Peygamber’in bu sözünün kendisini mutlu ettiği kadar hiçbir şeyin mutlu etmeyeceğini, bu sözün kendisi için dünyalara bedel olduğunu” söylemiştir. Şimdi düşünelim, Hz. Peygamber’den böylesine bir iltifat görmüş olan Hz. Ömer, onun ”Üveys el-Karanî’den kendine dua etmesini dile!” tavsiyesine dört elle sarılmaz mı? “Ben sahâbiyim, o değil” gibi bir değerlendirme yapar mı?
O halde herkes hayır ve fazilet sahibi olduğuna inandığı kimselerden kendisi için dua etmesini istemelidir.
Hadisten Öğrendiklerimiz
- Hz. Peygamber’in yaptıklarıyla tavsiyeleri tam bir uyum içindedir.
- Hac ve umreye gidenleri uğurlayanların onlardan, kutsal topraklarda kendileri için dua etmelerini istemeleri yerinde bir harekettir.
- Müminin gıyâbında yapılan dua makbüldür.
Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları