BM: Ekim 2023'ten Bu Yana Gazze'ye En Uzun Süre Yardımın Girmediği Dönem Yaşanıyor

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Sözcüsü Sam Rose, martın başından beri Gazze'ye hiçbir yardım malzemesinin girmediğine, yaklaşık 19 gündür sahada bu durumun yaşandığına dikkat çekti.

"Bu, Ekim 2023'te çatışmaların başlamasından bu yana Gazze'ye hiçbir yardım malzemesinin girmediği en uzun dönem." dedi.

Rose, Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısına çevrim içi katılarak değerlendirmelerde bulundu.

İşgalcilerin saldırdığı Gazze'de 18 Mart'ta ateşkesin bozulmasıyla yoğun bombardımanların yaşandığını belirten Rose, bu saldırılar neticesinde çok sayıda ölümün, özellikle gece saatlerinde meydana geldiğini söyledi.

Rose, "Sağlık Bakanlığı, 200'ü kadın ve çocuk olmak üzere yaklaşık 600 kişinin öldüğünü bildiriyor. Bunlar, Gazze'nin her yerinde yaşanan son derece vahim trajediler." dedi.

İşgalcilerin "tahliye taleplerinin" sürdüğünü bildiren Rose, büyük ölçekli yerinden edilmeler gördüklerini ve çok sayıda insanın buna zorlandığını kaydetti.

Gazze'ye insani yardım ulaştırılamadığını vurgulayan Rose, "Martın başından beri Gazze'ye hiçbir yardım malzemesi girmiyor. Yani yaklaşık 19 gündür sahada bu durum yaşanıyor. Bu, Ekim 2023'te çatışmaların başlamasından bu yana Gazze'ye hiçbir yardım malzemesinin girmediği en uzun dönem." dedi.

Rose, bombardımanlar nedeniyle hizmetlerde aksama olduğunu bildirerek, insanların yardım dağıtım merkezleri ve hastanelere ulaşmalarının daha zor hale geldiğinin altını çizdi.

Gazze'deki insanların hareket halinde olduğunu ve yine en kötüsünü yaşamaktan korktuğunu belirten Rose, "Yardım sistemi olarak ateşkesin 6 haftası boyunca kaydettiğimiz ilerlemenin şimdiden tersine döndüğünü kesin şekilde söyleyebiliriz. Ateşkes sağlanmazsa bu, büyük ölçekli can kaybı, altyapı ve mülk hasarının, bulaşıcı hastalık riskinin artması ve Gazze'de yaşayan 1 milyonu çocuk 2 milyon sivil için çok büyük travma anlamına geliyor." diye konuştu.

"Ateşkesin sürdüğü 6 haftada, önceki 6 aydan daha fazla yardım malzemesini Gazze'ye getirebildik"

Rose, yaşanan durumun şu an çok daha kötü olduğunu çünkü Gazzelilerin halihazırda bitkin olduğunu kaydetti.

Gazzelilerde tekrar korku hissinin başladığını ifade eden Rose, BM ve diğer insani yardım kuruluşlarının çalışanlarının da tehlike altında olduğunu söyledi.

Rose, "Ateşkesin sürdüğü 6 haftada, önceki 6 aydan daha fazla yardım malzemesini Gazze'ye getirebildik." bilgisini paylaştı.

Bu süreçte sınırlarda zorluk yaşadıklarını aktaran Rose, yaklaşık 2 milyon kişiye gıda yardımı ulaştırdıklarını da sözlerine ekledi.

⁠Ateşkesi bozan işgalciler, Gazze'ye şiddetli saldırıları yeniden başlattı

İşgalcilerin, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.

İşgalcilerin saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 600'e yakın Filistinli hayatını kaybetti, yaklaşık 1000 kişi yaralandı.

Ateşkesi bozan işgalciler, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas'a karşı "gittikçe artan askeri güçle" hareket edeceğini duyurdu.

Hamas ise "işgalcilerin verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı soykırımını yeniden başlattığını" açıkladı.

İşgalcilerin saldırıları, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet Direktörü'nü görevden alması gibi tartışmalı siyasi adımlarının gölgesinde başlatması dikkati çekti.

Kaynak: Diyanet Haber

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.