Borçlarını Ödeyemeyene Kolaylık Tanımanın Fazileti
Kolaylık prensibi, genel anlamda dinimizin temel esasıdır. Kur’an-ı Kerim’in çeşitli âyetleriyle Peygamber (s.a.s.) Efendimizin hadislerinde, İslam’ın ‘kolaylık dini’ olduğu açıkça belirtilmiştir. İnsanlar, birbirleriyle olan alış-verişlerde kolaylık esasını önde tutmalıdır.
İnsanlar, ihtiyaçlarını alış-veriş yaparak temin ederler. Yüce Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de: “Eğer borçlu darlık içindeyse, ona eli genişleyinceye kadar mühlet verin. Eğer bilirseniz, (borcu) sadaka olarak bağışlamanız, sizin için daha hayırlıdır.” (Bakara, 2/280) buyurur.
Rasûl-i Ekrem (s.a.s.) Efendimiz, alacağında kolaylık gösteren kimseler için, “Satışta, alışta ve borcunu istemekte kolaylık gösteren kimseye Allah rahmet etsin” (Buhari, “Büyu”, 16) diye dua etmiş ve bir hadis-i şeriflerinde de: “Kıyamet gününün sıkıntılarından Allah’ın kendisini kurtarmasından hoşlanan kimse, borcunu ödeyemeyene mühlet tanısın veya ondan bir bölümünü indirsin.” (Müslim, “Müsâkât”, 32) buyurmuşlardır. Borçlanmış bir kimse şayet borcunu ödeyecek imkân bulamamışsa, ona mühlet tanımak ve borcunun bir bölümünü veya tamamını affetmek son derece faziletli bir davranıştır. Şu kadarı da var ki, borçlu olan kimse de bu müsamahayı asla istismar yoluna gitmemelidir.