Bugünün En Büyük Cihadı
Günümüzün en büyük cihadı nedir? Birbirimize karşı sorumluluklarımız neler?
İbn-i Abbas anlatıyor:
Ravzaʼdayken Ramazanʼın sonunda îtikâftaydı. Îtikâftayken bir zayıf bir insan geliyor, yanına oturuyor, mahzun mahzun duruyor. Diyor ki İbn-i Abbas:
“‒Kardeşim, senin bir derdin mi var?” diyor.
“‒Efendim, borcum var, ödeyemiyorum.” diyor.
“‒Peki sana yardımcı olmamı ister misin?” diyor.
“‒Memnun olurum diyor, olursa.” diyor.
Ayakkabısını alıyor, mescidden çıkarken; o borçlu, mahzun insan diyor ki:
“‒Siz itikâftasınız, unuttunuz herhâlde.” diyor. Çünkü îtikâfta, mâlum, çıkmak yasaktır.
Dönüyor, Efendimizʼin kabrini gösteriyor.
“‒Daha içimizden yeni vefat eden şu Fahr-i Kâinat Efendimiz buyurdu ki:
«Kim bir kardeşinin (ciddî) bir ihtiyacını eğer îfâ ederse, bertaraf ederse, şu kadar itikâftan daha öteyedir.” (Bkz. Beyhakî, Şuabu’l-Îmân, Beyrut 1990, III, 424-425)
Bugün de bu, en mühim. Yani çünkü hakikaten günümüz öyle bir gün oldu ki, televizyon, internet vesairenin tesiriyle başka dünyalar tercih edilmeye başlandı.
Bugün de en mühim cihad o. Yani kalplerin cihâdı. Kalpleri fethetme, hidâyete vesîle olma, irşad bekleyenleri irşad edebilme.
Yine Efendimiz buyuruyor:
“Kim, kardeşiyle birlikte onun ihtiyacını görmek için yürür, o ihtiyacı karşılarsa, Allah Teâlâ insanların ayaklarının kaydığı gün, onun ayağını sabit tutar.” (Heysemî, VIII, 191)
Fakat bu ihtiyaç, meşru bir ihtiyaç olacak; borç, meşru bir borç olacak. Yani gayr-i meşrû borcu var, o olmaz.
Cenâb-ı Hak nasîb eylesin bu hadîs-i şerîfin şümûlüyle, Efendimiz buyuruyor:
“İnsanlardan öyleleri vardır ki, onlar hayra anahtar, şerre kilittirler. Öyleleri vardır ki şerre anahtar, hayra kilittirler. Allâhʼın, ellerine hayrın anahtarlarını verdiği kimselere ne mutlu. Allâhʼın, şerrin anahtarlarını ellerine verdiği kimselere yazıklar olsun.” buyuruyor. (İbn-i Mâce, Mukaddime, 19)
Demek ki -inşâallah- Cenâb-ı Hak hayra anahtar olmayı, şerre kilit olmayı cümlemize Cenâb-ı Hak nasip eyler.
Kaynak: osmannuritopbas.com