Büyü veya Sihirin Hakikati Var mıdır?
Büyü veya sihirin hakikati var mıdır? Bu işlerle uğraşanların dinî bakımdan durumları nedir? Ayet ve hadislerle büyü veya sihir yapmanın hükmü nedir? Diyanet cevapladı.
Sihir veya büyü literatürde “el çabukluğu, göz boyama ve yaldızlı sözler söyleme yoluyla gerçekleştirilen hile ve aldatma işi ya da şeytanla yakınlık kurup ondan yardım alma ve nesnelerin şeklini değiştirme iddiası” şeklinde tanımlanmıştır. (Bkz. “Sihir”, DİA, XXXVII, 170-172)
Sihir faaliyetlerinin, dinî değerlerle bir bağlantısı olmadığı gibi bu işlerle uğraşanlar genellikle ahlaki bir amaç da gözetmezler. Bu tür uğraşılardaki temel hedef, çıkar sağlamaktır.
BÜYÜ VEYA SİHİR YAPMANIN HÜKMÜ NEDİR?
Kur’an-ı Kerim’de sihir olgusuna atıfta bulunulmuş (Bakara, 2/102; A’râf, 7/116; Tâhâ, 20/66); Hz. Peygamber (s.a.s) de (s.a.s.) sihir yapmayı yedi büyük günah arasında saymıştır. (Buhârî, Vesâyâ, 23; Müslim, İmân, 145)
Büyücülerin her şeyi bildiği, başaramayacakları şeylerin bulunmadığı şeklindeki inançlar İslam’a aykırıdır. Bu yüzden bazı Müslüman bilginler, gerçekliği bulunmayan bir aldatmaca ve safsata olduğu gerekçesi ile büyünün gerçekliğini reddetmişlerdir. (Bkz. Cassâs, Ahkâmu’l-Kur’an, I, 50; Nevevî, Ravda, IX, 128, 346)
Sihire maruz kalan bir kişi, çare olarak Hz. Peygamber’in (s.a.s.) önerdiği korunma yöntemleri ile yetinmeli, cinci ve üfürükçülerin tuzağına düşmemelidir. Kendisine büyü yapıldığını sanan ruhsal problemli insanların doktor veya psikiyatri uzmanına müracaat etmeleri uygun olur.
Kaynak: Diyanet