Çifte Minareli Medrese Yapısı ve Sergilenen Eserlerle Ziyaretçilerin Dikkatini Çekiyor

Türkiye'nin 7 vakıf müzesinden biri olan, Erzurum'un simgelerinden Selçuklu eseri Çifte Minareli Medrese'de sergilenen 113 eser, yerli ve yabancı misafirlerin dikkatini çekiyor.

Vakıflar Genel Müdürlüğünce 2011-2016'da yapılan restorasyon sonrasında 2019'da Tabiat Varlıkları Koruma Kurulunun kararı ile teşhir ve tanzimi yapılan medrese, "müze" statüsüne alındı.

El yazması, hat levha, şamdan, halı, kilim, saat, cami sancağı, imaret kazanı, buhurdan (içinde tütsü için kullanılan maddeler yakılan kap), şamdan ve ahşap eserler gibi restorasyonu ve konservasyonu yapılarak hazır hale getirilen tarihi eserler, Vakıflar Genel Müdürlüğünce yürütülen çalışma sonucu Erzurum Çifte Minareli Vakıf Müzesi'nde sergileniyor.

Kadim kentin siluetiyle bütünleşen Çifte Minareli Medrese, dengeli mimarisi ve iri motifli süslemeleriyle yerli ve yabancı misafirlerin dikkatini çekiyor. Restorasyon çalışmalarının ardından medreseye, her yıl ziyaretçi sayısı giderek artıyor.

Birçok kültürel etkinliğin de gerçekleştirildiği Çifte Minareli Medrese ve müzesi, 17-25 Ağustos tarihlerinde düzenlenecek Kültür Yolu Festivali'nin programında yer alacak.

Ziyaretçi sayısı her geçen yıl artıyor

Erzurum Vakıflar Bölge Müdürü Murat Uslu, AA muhabirine, Çifte Minareli Medrese'nin yapısı itibarıyla hem Erzurum'un göz bebeği hem de Türkiye'nin sayılı eserlerinden birisi olduğunu söyledi.

Vakıflar Genel Müdürlüğü mülkiyetindeki medresenin önemini vurgulayan Uslu, "Burası, Türkiye'de 7 vakıf müzesinden birisi olma özelliğini de taşıyor. Medresemiz, 2022'de yıllık 331 bin, 2023'te ise 517 bin ziyaretçiyi ağırladı. Ağustos ayı başı itibarıyla da şu ana kadar 357 bin ziyaretçi ağırladık. Ciddi rakamlar. Her geçen yıl ziyaretçi sayısının ikiye katlanması, bize hem kültürel manadaki gelişimimizi gösteriyor hem de eserimizi tanıtabildiğimizi gösteriyor. Bundan dolayı çok memnunuz." ifadelerini kullandı.

Tarihi mekanda 113 vakıf eseri sergileniyor

Medresede envanterdeki bin 313 eserden 113'ünün sergilendiğini anlatan Uslu, "Bunlar vakıf eserlerinden toplanan halı, kilim, saat, şamdan, sancak gibi konservasyonu (korunma) yapılmış, özel havasız ortamda muhafaza edilen eserler." dedi.

Tarihi mekanda birçok önemli kültürel organizasyona da ev sahipliği yapıldığını dile getiren Uslu, şunları kaydetti:

"Yakın zamanda ilimizde düzenlenecek Kültür Yolu Festivali'nde burada, her gün bir programa ev sahipliği yapılacak, bunun da kültürel manada şehrimize katkısı olacak. Bu ayın sonunda Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından organize edilecek olan sünnet şöleni de yine medresede olacak."

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.