Çocuk ve Gençlerin İlgisini Teleskopla Camiye Çekiyor

Osmaniye’nin Kadirli ilçesindeki bir imam, gençlere ve çocuklara camide namaz kılma alışkanlığı kazandırmak için yatsı namazı sonrası caminin çatı katına kurduğu teleskopla cemaate gökyüzünü izlettiriyor.

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde cami imamı, insanları namaz vakitleri camiye çekebilmek için yatsı namazı sonrası caminin çatı katına kurduğu teleskopla cemaate gökyüzünü izlettiriyor.

Kadirli Miraç Cami imamı Recep Çeri, camiye gelen cemaat ve özellikle gençlerin sayısını artırmak için ilginç bir yönteme başvurdu. Camimin çatı katına teleskop yerleştiren Çeri, yatsı namazı sonrası havanın açık olduğu zamanlarda namaza gelen cemaate yıldızları ve gezegenleri izlettiriyor.

Daha önce hayatında hiç teleskop kullanmadığını söyleyen imam Recep Çeri, bu fikrin aklına namaz vaktini beklerken birkaç gençle sohbet ettiği sırada geldiğini söyledi.

“MİNARE GÖLGESİNDEN YILDIZLARI SEYREDİYORUM”

Fikrini ilçe kaymakamı ve müftüsüyle de paylaştığını dile getiren Çeri, “Minare gölgesinden yıldızları seyrediyorum” isimli bir proje hazırladım ve kendilerine sundum. Olumlu yanıt alınca hayırseverlerin katkısıyla camiye bir teleskop aldık ve çatı katına kurduk” dedi.

Havanın müsait olduğu akşamlar yatsı namazına gelen cemaatin teleskopla gezegen ve yıldızları yakından seyretme şansı bulduğunu dile getiren Çeri, “Cami cemaatimiz ve gençlerle her gün yatsı namazına müteakip ay ve yıldızların durumuna göre teleskopla seyir yapıyoruz. Gençlerin yoğun ilgisini çekiyor. Ayrıca camiye gelenlerin sayısında artış oldu. Cami cemaatimiz fazlalaştı. Değişik mahallelerden bile camiye gelenler var.” diye konuştu.

İlçe Müftüsü Necati Gündoğdu, projenin amacının gençleri ve çocukları camiye alıştırmak olduğunu söyledi. Gündoğdu, “Gençler, istek ve arzuları doğrultusunda yaşamayı seviyorlar. Onları camiyi sevdirme ve camide namazı sevdirme niyeti ile böyle bir proje ortaya koyan Recep Çeri hocamızı kutluyorum. Tüm gençlerimizi camiye bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.

CAMİDE BİR İLK

Cami cemaatinden Ali Vardar, hayatında ilk kez teleskop kullandığını belirterek, “İlk defa bir camiye teleskop geldiğini gördük. Teleskopla ay ve yıldızları izleme fırsatı bulduk. İyice baktık. Çok memnun olduk. Aynı Çukurova tarlası gibi hoş bir görüntüydü.” dedi.

Camiye gelen gençlerden Fatih Çaylı da teleskopla ilk defa ay ve yıldızı yakından gördüğünü belirterek, çok sevindiğini söyledi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.