Çocuklar Harçlıklarını Haleplilere Gönderdi

Almanya'nın Köln kentinde yaşayan bir grup çocuk, harçlıklarını Halep'teki savaş mağdurlarına gönderdi.

Köln'de, Avrupalı Türk Demokratlar Birliğinin (UETD) Türk Kızılayı iş birliğiyle düzenlediği "Halep Yardım Kampanyası"nın tanıtım toplantısı yapıldı. Toplantıda çocuklar, biriktirdikleri harçlıklarını, Halepli çocuklara yardım edilmesi için UETD Genel Başkanı Zafer Sırakaya'ya takdim etti.

Sırakaya, gazetecilere yaptığı açıklamada, Suriye'de Mart 2011'de başlayan demokrasi gösterilerinin Beşşar Esed rejiminden sert karşılık gördüğünü, halkın taleplerine karşı askeri yöntemlere başvurulmasının ülkeyi kaosa sürüklediğini söyledi.

Bununla birlikte Suriye'nin küresel ve bölgesel güçlerin vesayet savaşlarının merkezi haline geldiğini, ülkenin büyük bir insanlık dramının yaşandığı sürece girdiğini anlatan Sırakaya, "Bu trajedi bugün her türlü insanlık sınırlarını aşarak, Halep'te aralarında kadın ve çocukların da olduğu birçok sivilin, dünya kamuoyunun gözleri önünde katline dönüşmüştür." dedi.

İNSANİ KRİZLER SIRASINDA TÜRKİYE HER ZAMAN GÜVENLİ BİR LİMAN

Suriye'nin en trajik günlerini yaşadığını anlatan Sırakaya, bölgede açık bir savaş suçu işlenmesine rağmen uluslararası kadın, çocuk ve insan hakları örgütlerinin de bu kıyım karşısında sessiz kaldığını söyledi. Sırakaya, "Her gün ölen yüzlerce insanın istatistiki bir rakam olmanın ötesine geçemediği bu sürece gereken tepki verilmemiş ve demokrasi iddiasında bulunan ülkeler, bu insanlık sınavını kaybetmişlerdir." dedi.

Türkiye'nin bu vahşete seyirci kalmak yerine sivil halkı tahliye etmek ve kurtarmak için gösterdiği gayretin, sözde demokrasi ve insan haklarının beşiği ükelere ders olması gerektiğini vurgulayan Sırakaya,"Bu bağlamda Avrupalı Türk Demokratlar Biliği olarak Halep'te sivillere yönelik gerçekleşen katliamları ve bunun faillerini kınıyor ve lanetliyoruz. Bu vahşetin bir an önce durdurulmasını talep ediyoruz. İnsani krizler sırasında her zaman güvenli bir liman olan Türkiye'ye, Halep'te mahsur kalan halkı bölgeden tahliye etmek ve onların yaralarını sarmak için seferber olan Türk Kızılayına teşekkür ediyoruz. Avrupalı Türkleri zorlu kış şartlarında Haleplilere sahip çıkmaya ve onların yaralarını birlikte sarmaya davet ediyoruz."şeklinde konuştu.

Kampanya kapsamında yardımseverler, Türk Kızılayının Ziraat Bankası Frankfurt Şubesi "DE26 5122 0700 1080 0000 01" numaralı hesabına bağışta bulunabiliyor.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.