Çocuklarınıza “Çok Yaramazsın” Demeyin
Uzman klinik psikolog Eda Ergür, çocuğa “Çok yaramazsın” demek yerine “Nazik davran, sakin ve rahat ol” demeleri konusunda âilelere tâvsiyelerde bulundu.
Ergür, anne ve babaların hatalı tutumlarının çocuğun gelişimi üzerinde olumsuz etkiler yaptığına dikkat çekti. Olumlu yönergelerin çocuğun gelişimine çok mühim katkıları olduğunu belirten Eda Ergür, şunları söyledi: "Anne babaların çocuklarını yetiştirirken ortak hedefleri vardır. Her âile, çocuklarının mutlu ve başarılı olmasını, çevresiyle iyi ilişkiler kurabilmesini, sorumluluklarını üstlenmesini ve de ahlâk sahibi bir birey olarak yetişmesini ister. Ancak bu hedeflere ulaşmak için sarf edilen çaba, her zaman bizi istenilen sonuca götüremeyebilir."
ÇOCUĞU UYARMA YÖNTEMİNE DİKKAT
Anne babanın çocuklarına yönelttikleri tutumlar her ne kadar iyi niyetli olsa da bazen beklenmeyen sonuçlara sebep olabilir. Odasını toplamayan bir çocuğa verilen îkazı 'odanı dağıtma' şeklinde olabilir ve bu îkazlar çoğu zaman işe yaramaz.
Aileler, genelde şöyle yakınıyorlar: 'Duvara söylesem anlar ama oğlum ya da kızım bir kez bile beni dinlemiyor.' Peki burada tek sorumlu çocuğunuz mu? yoksa Sizde de pay var mı? ilk olarak bunu düşünmelisiniz.
NE YAPMASI GEREKTİĞİ ANLATILMALI
Yapılan îkazlarda değiştirilebilecek ortak bir nokta var: Bu örneklerin hepsinde çocuğa, neyi yapmaması gerektiğini söylüyorsunuz ancak nasıl davranması gerektiğiyle alâkalı bir yönlendirme yapmıyorsunuz. Böylece çocuk ne yapmasını istediğinizi anlayamayabiliyor ve yaptığı davranışı sürdürüyor. Odasını düzenli tutmasını istediğimiz çocuğumuza 'odanı düzenle' yönergesini vermek çocuk için daha anlaşılır olacaktır. 'Nazik davran, sakin ve rahat ol, uygun ses tonuyla konuş, meyve ye' gibi yol gösterici yönergeler vermek daha net ve anlaşılır bir mesaj ilettiği için çocuğunuz da ondan ne beklediğinizi anlayabilir ve kendisini eleştirilmiş hissetmez.
SEN DİLİ HIRÇINLAŞTIRIYOR
Eda Ergür, yapılan îkazlarda kullanılan dilin de mühim olduğunu belirterek şu tâvsiyelerde bulundu: "Yaramazsın, dağınıksın gibi 'sen' diliyle hitap ederseniz çocuğunuz kendisini eleştirilmiş, tehdit edilmiş gibi hissedecek ve sevilmediğini düşünecektir.
Eleştirildiğini düşünen çocuk hırçınlaşıp daha asabî davranışlar sergileyecektir. Sohbet eden annesinin sözünü kesen,'anne, anne' diyerek araya girmek isteyen bir çocuğa 'Sürekli sözümü kesiyorsun' îkazı yerine 'Sözüm kesildiğinde, arkadaşıma anlattığım konunun sonunu getiremediğim için çok rahatsız oluyorum' şeklinde uyarmak daha açıklayıcıdır. Çocuk kendini eleştirilmiş hissetmeden, davranışın sizde yarattığı duyguyu ve sonuçlarını fark etmiş olur."
ONUN ÇOCUK OLDUĞUNU UNUTMAYIN
Psikolog Eda Ergür: "Anne-baba olarak karşımızdakilerin çocuk olduğunu her zaman kendimize hatırlatmalı ve söylediklerimizi harfi harfine yerine getiremeyeceklerini unutmamalıyız. Çocuğunuzun davranışlarında neyi istemediğinizi değil de neyi istediğinizi düşünerek hareket edin ve îkazlarınızı bu yönde şekillendirin. Böylece hem kendinizde hem de çocuğunuzda olumlu bir etki yaratmış olursunuz. Rahat ve mutlu bir birey olmaya kendinizden başlarsanız çocuğunuz sizi örnek alarak bu yönde davranışlar geliştirebilir.” dedi.