Deccal Nedir, Kime Denir?

Deccal nedir, kime denir? Deccal’in özellikleri nelerdir? Deccal ne zaman gelecek ve ne yapacak? Deccal dünyada kaç gün kalacak? Deccal’den nasıl korunuruz?

Deccal, İlâhî dinlerde kıyamet alâmetlerinden sayılan ve insanları doğru yoldan saptırmaya çalışacağı kabul edilen olağan üstü güçlere sahip kişi.

  • Deccal Ne Demek?

Deccal sözlükte; “çok yalan söyleyen, göz boyayan, sahtekâr” anlamına gelir.

  • Deccal Kimdir?

Deccal eski kaynaklarda; “âhir zamanda ortaya çıkıp göstereceği hârikulâde olaylar sayesinde bazı insanları dalâlete sürükleyeceğine inanılan kişi” diye tarif edilir.

  • Deccalin Şekli

Deccâl kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de geçmemektedir. Hz. Peygamber’e nisbet edilen rivayetlerde; “muhatabını aldatmak gayesiyle güzel sözler söyleyen kişi; bir kaşı ve gözü bulunmayan kötü kimse” anlamındaki mesîh kelimesiyle birlikte “el-mesîhu’d-deccâl” ve “mesîhu’d-dalâle” şeklinde kullanılmıştır.

DECCAL GELMEDEN KIYAMET KOPMAYACAK

Kur’ân-ı Kerim'de Deccal’den bahsedilmez. Ancak sahih hadis kitaplarında Deccal ile ilgili pek çok rivayet vardır. Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur:

“Şüphesiz on alâmet zuhur etmedikçe kıyamet kopmayacaktır. Bunlar;

  • Doğuda, Batıda ve Arap yarımadasında birer yerin batması.
  • Duman.
  • Deccâl.
  • Dâbbetü’l-arz.
  • Yecûc ve Mecuc.
  • Güneşin battığı yerden doğması.
  • Aden toprağının sonundan (Yemen’den) bir ateş çıkarak insanları haşrolacakları yere sürmesi.” (Müslim, Fiten, 39, 40, 128, 129; Ebû Dâvûd, Melâhim, 12; Tirmizî, Fiten, 21; İbn Mâce, Fiten, 25, 28)

Deccal’in çıkması haktır. Deccal, belli bir şahıs olup, Cenâb-ı Allah onunla, kullarını imtihan edecektir.

DECCALİN ÖZELLİKLERİ

Hadis-i şeriflerde Deccal’in vasıfları sıralanırken, onun, her haliyle bir insan olduğu belirtiliyor. Ancak gözlerinin birinin kör olduğu bildiriliyor. Nitekim bir hadislerinde Peygamber Peygamber:

“Hiç bir peygamber yoktur ki ümmetini tek gözlü yalancı (Deccal)’den uyarmış olmasın. Dikkat edin ki onun bir gözü kördür. Rabbiniz ise tek gözlü değildir. Körün (Deccal’in) iki gözünün arasında KFR (kâfir) yazılmış olacaktır.” buyurdular. (Buhârî, Fiten, 26; Müslim, Fiten, 101; Tirmizî, Fiten, 56)

Hz. Peygamber bu hadisleriyle Deccal’in bazı vasıflarını haber veriyor. Buna göre Deccal, bir gözü kör olan bir insandır. Hz. Peygamber de ümmetini Deccal’e karşı uyarmıştır. Zira Deccal, bazı harikalar gösterecek ve tanrı olduğunu iddia edecektir. İmansızlarla, bazı zayıf imanlılar, ona kanacaktır. İmanı kuvvetli olanlar ise kanmayacaklardır.

Dünya, imtihan yeridir. İnsanlar bu dünyada imtihana tabi tutulmaktadırlar. Deccal da bir imtihan vesilesidir. Allah’ın kendisine verdiği güçle birtakım hârikalar gösterecektir. Deccal’in göstereceği hârikalara “istidrâc” denir. İstidrâc, “inançsız ve şerîr kimselerin arzularına uygun olarak gösterdikleri hârikalara” denir.

DECCAL NELER YAPACAK?

İlâhlık iddia eden Deccal, istidrâc türünden hârikalar gösterecek ve neticede bazı zayıf inançlılar buna aldanacak, imanı kuvvetli olanlar ise kanmayacaklardır. Zira insanlar çok iyi bilirler ki, ilah doğmaz, yemez, içmez, acıkmaz, susamaz, dünyada insanlar tarafından görülmez. Halbuki Deccal ise bir insandır, üstelik eksik yani kör bir insan ve hatta kendi gözünü iyileştirmekten aciz bir yaratıktır. İşte insanlar, akıllarıyla bunları bilebilecekleri için Deccal ve benzerlerinin istidrâc göstermeleri mümkinattandır. Müseylemetü’l-kezzâb gibi peygamberlik iddia edenler ise “ihânet” türünden hârikalar gösterebilirler. Yani isteklerinin zıddı gerçekleşerek rezil olurlar. İstedikleri yönde harika gösterseler; yalancı peygamberle gerçeğini halk ayırt edemez. Ve bu, halkın sapmasına sebep olacağından caiz değildir. İnsandan peygamber olur ama ilah olamaz. Peygamber Efendimiz:

“Dikkat edin Deccal’in sağ gözü kördür. Rabbiniz ise tek gözlü değildir.” diye ümmetini bu konuda uyararak Deccal’in harikalarına aldanmalarını önlemiştir. Hadislerde Deccal’in iki gözü arasında KFR (kâfir) yazılacağı ve bunun herkes tarafından okunacağı bildirilmiştir. (Müslim, Fiten,102, 103,105). Deccal, müminler için çok büyük bir fitne olduğundan, bütün peygamberler ümmetlerini Deccal’e karşı uyarmışlardır. (Buhârî, Fiten, 26; Müslim, Fiten, 101)

DECCAL MEDİNE’YE GİREMEYECEK

Yine hadislerde bildirildiğine göre Deccal, Medine’ye giremeyecektir. Zira, Deccal çıktığı zaman Medine’nin yedi kapısı olacaktır ve her kapıda iki melek bekçilik yaparak Deccal’i Medine’ye sokmayacaktır. (Buhârî, Fiten, 26; Müslim, Fiten, 112)

Deccal, Medine’nin dışındaki bazı işlenmedik tarlalara kadar gelecek, o günün en hayırlı insanı çıkıp Deccal’e:

“Şehadet ederim ki sen, bize Resûlullah’ın sözünü ettiği Deccal’sin” diyecektir. Deccal de yanındakilere:

“Ne dersiniz, bu adamı öldürsem, sonra diriltsem şüphe eder misiniz?” diye soracak, oradakiler de:

“hayır” diyecekler. Bunun üzerine Deccal onu öldürecek, sonra diriltecek. Dirilttiği adam o anda:

“Vallâhi senin hakkında hiçbir zaman şimdikinden daha basiretli etli olmamışımdır.” şeklinde cevap verecektir. Deccal onu tekrar öldürmek isteyecek ama buna gücü yetmeyecektir. Bu şahsın Hızır (a.s.) olduğu söylenir. (Buhârî, Fiten, 27; Müslim, Fiten, 112) Yine Hz. Peygamber, Deccal’in aldatmacasına karşı da ümmetini şöyle uyarmıştır:

“Ben, Deccal’in beraberinde olan şeyleri pekala biliyorum: Onun beraberinde sudan bir nehir ve ateşten bir nehir olacaktır. Ama ateş gördüğünüz şey sudur. Su gördüğünüz şey ise ateştir. İmdi sizden kim buna erişir de su içmek isterse, ateş gördüğünden içsin. Çünkü onu su bulacaktır.” (Buhârî, Fiten, 26; Müslim, Fiten, 105-109) Demek ki Deccal, Allah’ın, insanları imtihan için kıyâmetten önce göndereceği bir sihirbazdır. Cennet’i Cehennem gibi; Cehennem’i Cennet gibi göstermeye çalışarak fitne ve fesada sebep olacaktır.

DECCAL’E KARŞI OKUNACAK DUA

Kehf sûresinin ilk ve son âyetlerini (Deccal’e karşı) okuyan mümin onun fitnesinden korunmuş olur. (Müslim, Fiten, 110)

  • Deccal’den Korunma Duası

“Hamd, kuluna Kitab’ı (Kur’an’ı) indiren ve onda hiçbir eğrilik yapmayan Allah’a mahsustur.” (Kehf Sûresi, 1)

“Ben de ancak sizin gibi bir insanım, (Ne var ki) bana, ‘Sizin İlahınız ancak bir tek ilâhtır’ diye vahyolunuyor. Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa yararlı bir iş yapsın ve Rabbine ibadette kimseyi ortak koşmasın.” (Kehf Sûresi, 110)

DECCAL YERYÜZÜNDE KAÇ GÜN KALACAK?

Deccal, yeryüzünde kırk gün kalacaktır. Sıkıntıdan dolayı kırk günün birinci günü bir yıl gibi, ikinci günü bir ay gibi, üçüncü günü bir hafta gibi, diğer günleri normal günler gibi gelecektir. (Müslim, Fiten, 110) Deccal’in göstereceği harikalar; rüzgâr estirmek, yağmur yağdırmak, bitki bitirmek vb. birtakım harikalardır.

DECCAL YAŞIYOR MU?

Hıristiyanların ileri gelenlerinden biri iken, Şam’dan bir heyetle Medine’ye gelip Müslüman olan Temîm ed-Dârî (r.a.), yolculuk sırasında arkadaşlarıyla birlikte ıssız bir adaya uğradı. Adının “cessâse” olduğunu söyleyen bir hayvanın delâletiyle Deccal ile görüştüler. Elleri ve ayakları zincirle bağlı bulunan Deccal zamanı gelince ortaya çıkacağını kendilerine söyledi. Temîm ed-Dârî (r.a.) Hz. Peygamber Efendimiz’e anlatınca, O da Deccal hakkında duyduklarının daha önce ashaba söyledikleriyle benzerlik göstermiş olmasından dolayı memnuniyetini ifade etmiştir. (Müslim, Fiten, 119-121; Ebû Dâvûd, Melâhim, 15)

“Dikkat edin, o (deccal) Şam denizindedir veya Yemen denizindedir. Hayır! O şark tarafındadır!” (Müslim, Fiten, 119, 121)

Kaynak: DİA, Sorularla İslamiyet

İslam ve İhsan

KIYAMET ALAMETLERİNDEN DECCAL NEDİR?

Kıyamet Alametlerinden Deccal Nedir?

DECCAL’İN ÖZELLİKLERİ NELERDİR?

Deccal’in Özellikleri Nelerdir?

DECCAL HADİSİ

Deccal Hadisi

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

  • Merhaba Hocam Yakınımda bir sevdiğim kardeşim Deccal öldü diyor doğru mu ve Zülfikar benim diyor mesela bunlar ne anlama geliyor hocam

    aynen öyle mecazi ve gerçek anlamda sağ gözü kör

    ALLAH hepimizin cennete gitmesini nasip eder İNŞALLAH

    Risale-iNur da deccalin bir gözünün kör olması Manevi gözünün kör olması ve bu yüzden ahireti görememesi gibi anladım. Merak eden Risale-iNur u inceleyebilir

    • ikisi birden hem mecazi hem gerçek

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.