Deccal’in Özellikleri Nelerdir?
Deccal’in özellikleri nelerdir? Kıyametin alametlerinden Deccal’in bazı özellikleri.
Allah Resûlü sallâllâhu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
“Bütün peygamberler, ümmetlerini yalancı ve kör Deccâl’in tehlikesine karşı uyarmışlardır. Şunu bilin ki, onun bir gözü kördür; ama sizin azîz ve celîl olan Rabbiniz tek gözlü değildir.
Deccâl’in iki gözünün arasına kâfir (ke-fe-re) diye yazılmıştır.” (Buhârî, Fiten 26, Tevhîd 17; Müslim, Fiten 101, 102)[1]
“…Onun bu gözü, üzüm salkımından dışarı fırlamış üzüm tanesi gibidir.” (Buhârî, Fiten 26, Tevhîd 17; Müslim, Îmân, 274)[2]
DECCAL’İN ÖZELLİKLERİ
Bu ve benzeri hadîs-i şerîflerde bildirildiği üzere Deccâl’in bazı vasıflarını şöyle hulâsa edebiliriz:
- Deccâl’in iki gözü de sakattır. Sağ gözü, üzüm salkımından dışarı fırlamış üzüm tanesi gibi patlaktır. Sol gözü ise tamamen siliktir, ışığı sönmüştür, görmez. Deccâl’in mü’minler tarafından rahatlıkla görülebilecek, tanınabilecek ve hatırlanabilecek vasıflara sahip olarak yaratılması, Cenâb-ı Hakk’ın müstesnâ bir lûtfudur. Fakat o çetin imtihanla karşılaştığında bu ilâhî lûtfun gereğini yerine getirebilmek, sarsılmaz bir îmâna sahip olan samimî mü’minlerin kârıdır.
- Deccâl’in iki gözünün arasına, onun yalancılığını göstermek üzere, “kâfir” veya “ke-fe-re” diye yazılmıştır. Her mü’min, Arapça okumayı bilmese bile, kalbine doğacak bir ilham ile bu yazıyı anlayıp sezecektir. İlâhî rahmetten nasîbi olmayanlar ise okuma bilseler dahî bu yazıyı göremeyeceklerdir.
- Deccâl’in yanında, kendilerini imtihan ettiği kişilere mükâfat ve cezâ olarak vereceği Cennet ve Cehennem’e benzeyen bir şey vardır. Fakat o yalancının Cennet dediği şey aslında Cehennem’dir. Yani Deccâl’in Cennet dediği yere giren kimse, ona inanmış, oyununa kanmış olduğu için görünüşte Cennet’e, fakat gerçekte Cehennem’e girmiş olacaktır. Ona karşı çıktığı için Deccâl’in Cehennem’ine atılan kimse de aslında Cennet’e girmeyi hak etmiş olacaktır.
- Deccâl’in saçı kıvırcık olup yaşı da oldukça gençtir.
- İri cüsseli, fakat kısa boyludur.[3]
- Deccâl doğu tarafından, muhtemelen Horasan veya İsfahan’dan yahut Şam ile Irak arasında bir yerden çıkacaktır.[4]
- Allah Teâlâ, Mekke ile Medîne’yi meleklerle koruyacağı için Deccâl bu iki mübârek beldeye giremeyecektir.
- Deccâl, kendisinden önce çıkacak olan otuz kadar yalancı Deccâl gibi önce; “Ben Allâh’ın elçisiyim.” diyecek,[5] sonra da ilâh olduğunu söyleyecektir.
- Deccâl, zuhûr ettiği zamanda yaşayanlar için ağır bir “îman imtihanı” olacağından, ona, yağmur yağdırma, yeşillikleri kurutma, yer altından defineleri çıkarma gibi büyük imkânlar verilecektir. Deccâl’e verilen bu fevkalâde güçler, îmânı zayıf kimseler için büyük bir tehlike teşkil edecektir.
- Deccâl, Yahudî asıllı biri olduğu için,[6] kendisine en çok ilgi gösterip destek verecek olanlar da Yahudîler olacaktır.
- Deccâl sadece bir kişiyi testereyle kesip ikiye biçecek, sonra onu diriltecek, buna rağmen o mü’min kendisinin bir yalancı ve Deccâl olduğunu yüzüne haykıracak, bu hâdiseden sonra da Deccâl artık kimseyi öldürüp diriltemeyecektir.
- Deccâl’i Hazret-i İsa Aleyhisselâm öldürecek ve bu büyük fitneye son verecektir.
Dipnotlar:
[1] Ayrıca bkz. Ebû Dâvûd, Melâhim 14, Sünnet 25-26; Tirmizî, Fiten 56, 62; İbn-i Mâce, Fiten, 33. [2] Ayrıca bkz. Tirmizî, Fiten, 60. [3] Bkz. Buhârî, Fiten, 26; Ebû Dâvûd, Melâhim, 14. [4] Bkz. Müslim, Fiten, 110. [5] Bkz. Buhârî, Fiten, 25; Müslim, Fiten, 84. [6] Bkz. Müslim, Fiten, 90.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Ebediyet Yolculuğu, Erkam Yayınları
YORUMLAR
aşırı iyi