Dengeli Beslen, Mutlu Ol

12 Ekim’de Londra’da gerçekleşen “Geleceğin Yiyecek Tercihlerini Kimler Şekillendiriyor?” konferansında, toplumun gıda tercihleri, küresel gıda ve halk sağlığı sorunlarını çözmek için tüketici davranışlarının incelenmesi, sürdürülebilir beslenme gibi birçok konu gündeme geldi. Tüketici araştırmaları kapsamında yapılan son dönem araştırmalara ve sonuçlarına değinilen konferansta, tüketicilerin gıda seçimlerini belirleyen psikolojik üzerinde duruldu.

İngiltere, İtalya, Fransa, Polonya ve Türkiyede gerçekleştirilen araştırma kişilerin kahvaltılık gevrekler, hazır yemekler, yoğurt, tatlı atıştırmalıklar, bisküvi ve soğuk içecekler olmak üzere altı farklı ürün grubunda tercihlerindeki belirleyici güdülerin yanı sıra bu ürünleri tüketirken ne hissettikleri konusu üzerinde duruldu. Araştırmanın yapıldığı her ülkede mutluluğun yolunun dengeli beslenmeden geçtiğini sonucuna ulaşıldı.

İTALYANLAR, İNGİLİZLER VE FRANSIZLAR İÇİN MUTLULUK YOĞURTTA

Türkiye'de birçok ürün sadece mutluluk, güven ve sosyalleşmeye yardımcı olması nedeniyle tüketiliyor. Türkler gıdalarla ilgili farklı bilgiler yüzünden sağlıklı seçim yapmakta zorlanıyor. Avrupalılar bisküvi gibi tatlı atıştırmalıklardan lezzetli olduğu için haz duyarken, Türkler ise lezzetin yanı sıra sosyalleşmeye yardımcı olduğu için de tatlı ürünler tüketiyor.

İtalyanlar, İngilizler ve Fransızlar için yoğurt tüketmek mutluluk veriyor. İngiltere'deki tüketicilerin seçimlerini etkileyen en önemli faktör gıdaların sağlıkla ilgisi iken Fransız tüketiciler gıdaların keyif/haz verme tarafıyla daha ilgili çıkıyor.

TÜRKLERE GÖRE KAHVALTILIK GEVREKLER SAĞLIKLI

Kahvaltılık gevrekler, İtalyanlar için sağlık ve dengeli beslenmeyle eşdeğerken Fransızlar için sağladığı enerjiyle üretkenliği artıran bir gıda olarak görülüyor. Polonyalılar ve Türkler kahvaltılık gevrekleri pratikliği nedeniyle zaman kazandırdığı ve sağlıklı olduğu için tercih ediyor.

Soğuk içeceklerde ise İngilizler lezzet ve sağlık arıyor. İtalyanlar bu tarz içecekleri gıda israfını azalttığı, tasarruf ve kilo kontrolü sağladığı için tüketiyor. Fransızlar soğuk içeceklerde meyve ve vitaminler içermesi gibi farklı özellikler ararken Türkler sağlığı ve lezzeti meyveli soğuk içeceklerde buluyor.

Kaynak: En Son Haber

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.