Din Kardeşliği ile İlgili Hadisler
Peygamberimiz (sav.) din kardeşliği hakkında ne buyurmuştur? Peygamberimizin (sav.) din kardeşliği ile ilgili hadisleri...
Allah Teala yaratmış olduğu insana inanma, inancına göre yaşama, birlik ve beraberlik içerisinde olma, yaşama ve yaşatma, müminlerle kardeş olma gibi birtakım dini, dünyevi, uhrevi sosyal haklar ve görevler vermiştir. Bu hak ve görevlerin en önemlilerinden birisi kardeşliktir. Nitekim, Peygamberimiz (sav.) din kardeşliği ile ilgili bazı hadisleri şöyledir.
DİN KARDEŞLİĞİ İLE İLGİLİ HADİSLER
Ebû Hüreyre’den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Allah, Cahiliye gururunu ve atalarla övünme âdetini sizden kaldırmıştır. ‘Takva sahibi mümin’ ve ‘bedbaht günahkâr’ (ayrımı vardır). İnsanlar Âdem’in çocuklarıdır, Âdem ise topraktan yaratılmıştır.” (Tirmizî, Menâkıb, 74)
*
Ebû Hüreyre’nin naklettiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden zarar görmediği kimsedir. Mümin de halkın canları ve malları konusunda kendisinden emin olduğu kimsedir.” (Tirmizî, Îmân, 12)
*
Ebû Hüreyre’den nakledildiğine göre, Hz. Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Kim, bir Müslümanın dünyada sıkıntısını giderirse Allah da onu kıyamet gününde bir sıkıntıdan kurtarır. Kim, dünyada, darda kalan birisinin işini kolaylaştırırsa Allah da dünya ve ahirette onun işlerini kolaylaştırır. Kim, bir Müslümanın ayıbını dünyada örterse Allah da dünya ve ahirette onun ayıplarını örter. Kişi, kardeşinin yardımına koştuğu sürece Allah da onun yardımcısı olur.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 60)
*
Zührî, Enes b. Mâlik’ten(ra) Rasûlullah’ın -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
“Birbirinize nefret ve düşmanlık beslemeyin. Birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah’ın kulları, birbirinizle kardeş olun. Bir Müslüman’ın din kardeşine üç günden fazla küsmesi helal değildir.” (Buhârî, Edeb, 57)
*
Ebû Mûsâ’dan nakledildiğine göre, Hz. Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“İyi arkadaşla kötü arkadaşın örneği, misk taşıyan kimse ile körük üfüren kimse gibidir. Misk taşıyan ya sana onu ikram eder yahut sen ondan (miski) satın alırsın ya da ondan güzel bir koku duyarsın. Körük üfüren kimse ise ya elbiseni yakar ya da ondan kötü bir koku duyarsın!” (Müslim, Birr, 146; Bk. Buhârî, Zebâih, 31)
*
Ebû Sa‘îd’den rivayet edildiğine göre o, Rasûlullah’ı -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle derken işitmiştir:
“Sadece müminle arkadaş ol, yemeğini de takva sahibi olan yesin.” (Tirmizî, Zühd, 55, Ebû Dâvûd, Edeb, 16)
*
Ebû Hüreyre’den nakledildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Kişi dostunun dini üzeredir. Bu yüzden sizden biri kiminle dostluk kuracağına dikkat etsin.” (Tirmizî, Zühd, 45; Ebû Dâvûd, Edeb, 16)
*
Ebû Eyyûb (el-Ensârî)(ra) tarafından nakledildiğine göre, Hz. Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Bir Müslümanın din kardeşine üç günden fazla küs durması helal olmaz. Onlar birbirleriyle karşılaşırlar da biri bu yana, diğeri öbür yana yüzünü çevirir. Hâlbuki bunların en hayırlısı, önce selam verendir.” (Buhârî, İsti’zân, 9)
*
Nu‘mân b. Beşîr’in naklettiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Bir uzvu rahatsızlandığında nasıl bedenin diğer uzuvları uykusuzluk ve ateş ile onun için çırpınırsa müminlerin de birbirlerine karşı merhamet, sevgi ve şefkat gösterme hususunda böyle tek bir beden gibi olduğunu görürsün.” (Buhârî, Edeb, 27)
*
Ebû Hüreyre’den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“-Müslümanın Müslüman üzerindeki hakkı altıdır.
-Onlar nedir ey Allah’ın Resûlü? diye sorulunca şöyle demiştir:
-Onunla karşılaştığın zaman selam ver, seni davet ettiğinde ona icabet et, senden nasihat istediğinde nasihat et, aksırıp Allah’a hamdettiğinde ona duayla karşılık ver, hastalandığında onu ziyaret et, öldüğünde cenazesine katıl.” (Müslim, Selâm, 5)
*
Ebû Hüreyre’den nakledildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle demiştir:
“İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir iş göstereyim mi? Aranızda selamı yayınız.” (Müslim, Îmân, 93)
*
Ebû Hüreyre anlatıyor:
“Allah Resûlü-sallâllâhu aleyhi ve sellem-,
‘-Gıybet nedir biliyor musunuz?’ diye sordu. Sahabe de,
‘-Allah ve Resûlü en doğrusunu bilir!’ karşılığını verdiler. Allah Resûlü,
‘-Kardeşini hoşlanmadığı bir şey ile anmandır.’ buyurdu.
‘-Ya kardeşimde o söylediğim durum varsa?’ diye sorulunca Rasûlullah-sallâllâhu aleyhi ve sellem-,
‘-Söylediğin şey eğer onda varsa gıybet ettin demektir. Ama şayet yoksa da ona iftira etmiş olursun.’ buyurdu.” (Müslim, Birr, 70)
*
Enes’in (ra.) naklettiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:
“-Zalim de olsa mazlum da olsa kardeşine yardım et.’ Bunun üzerine ashaptan biri,
‘-Ey Allah’ın Resûlü! Eğer mazlum ise yardım ederim, ancak zalimse ona nasıl yardım edeceğim?’ dedi. Bunun üzerine Allah Resûlü buyurdular ki:
‘-Onu zulümden uzaklaştırırsın veya onun zulmüne engel olursun. Ona yapacağın yardım işte budur.” (Buhârî, İkrâh, 7)
*
Enes b. Mâlik’in naklettiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Kim güzelce abdest alır ve sevabını Allah’tan umarak hasta olan Müslüman kardeşini ziyaret ederse yürünerek yetmiş yılda kat edilecek bir mesafe kadar cehennemden uzaklaştırılır.” (Ebû Dâvûd, Cenâiz, 3)
YORUMLAR