Dinin Önemi Nedir?

İnsanoğlunun dünyaya geliş sebebi nedir? Dinin insan hayatındaki yeri ve önemi...

İnsan dünyaya kendi isteğiyle gelmez. Onu yaratan ve bu fani dünyaya gönderen Yüce bir Yaratıcı vardır. Din insana, bunu öğretir. Din, insana kendi mâhiyetini öğretir. Yaratılış gayesini ve hikmetini öğretir. Nitekim, Kur’ân’da;

“Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zâriyât, 51/56) buyrulur. İnsan, başıboş bir varlık değildir. Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyurur:

“İnsan, başıboş bırakılacağını mı sanır!” (Kıyâme, 75/36)

İnsan, kendi başına buyruk, başıboş, sorumsuz bir varlık değildir. Aksine sorumlu, mükellef bir varlıktır. Âhirette, dünyada iken yapması gerektiği hâlde yapmadıklarından, yapmaması gerektiği hâlde yaptıklarından tek tek hesaba çekilecektir. Şu âyet de bunu açıklamaktadır:

“Bizim sizi boş yere yarattığımızı ve Bize döndürülmeyeceğinizi mi sandınız?” (Mü’minûn, 23/115)

DÜNYAYA GELİŞ SEBEBİ

İnsan Allah Teâlâ’nın verdiği akıl ve irâde ile diğer varlıklardan ayrılır. O, düşünen, aklını işleten, konuşan, anlaşan bir varlıktır. Kendi kendisine zaman zaman “Ben kimim? Bu dünyaya niçin geldim? Vazifem, sorumluluğum nedir?” vb. sorular sorar. Bu soruların doğru cevabını bilmek ister. Belki aklıyla bu soruların cevabını bir dereceye kadar bulabilir. Ancak tam ve doğru olarak bunları bulamaz. Bunları insana “Din” bildirir. İnsan demek ki bu dünyaya oyun, eğlence, zevklenmek için gelmiş değildir. Bu dünyaya geliş sebebi, Allah’a kulluktur. Allah Teâlâ’ya kulluk için, Allah’ı tanımak, bilmek, bulmak ve O’na samîmî bir şekilde inanmak gerekir.

DİNİN BİZE ÖĞRETTİKLERİ

Din, insana Yüce Yaratıcı’ya karşı vazifesini öğretir. Allah’a ne zaman ve nasıl kulluk yapacağımızı öğretir. Kendi nefsimize karşı; eş, çocuklar, anne, baba, kardeş, akraba, komşu vb.ye karşı vazifelerimizi öğretir. Allah Teâlâ’nın kullarına emir ve yasaklarını öğretir. İyiyi, kötüyü, hayrı, şerri, faydalıyı, zararlıyı öğretir. Kendi irâdemizle işlemiş olduğumuz işlerin iyi ve kötü sonuçlarını, sevâbı ve cezayı bildirir. İnsana saâdet ve hidâyet yollarını gösterir. İnsanı hayırlı ve faydalı işler işlemeye sevk eder. Böylece insanlara gerek bu geçici dünya hayatında, gerekse sonsuz âhiret hayatında mutlu olmanın yolunu, yöntemini öğretir. İrâde ve ihtiyarlarıyla ilâhî kanunları kabul ederek dinin gösterdiği yoldan gidenler, dünya ve âhiret saâdetine nâil olurlar. İrâde ve ihtiyarlarını Allah’ın gösterdiği yolun tersi yönünde kullananlar ise dünyada da, âhirette de rezil olurlar.

ALLAH’A İNANAN İNSAN

Din, insanı, içten ve dıştan kuşatan, düşünce ve davranışlarında kendini gösteren bir disiplindir. İnsanın yüce bir kudrete inanması, O’na gönülden bağlanması insanı rahatlatır, huzurlu kılar. İnsanı güçlendirir. Yüce Allah’a inanan ve ibâdet eden insan, kuvvetli bir irâdeye ve sağlam bir karaktere sahip olur. İnsana gerçek hürriyeti kazandıran dindir. Allah’a inanan insan, kötü duygu ve düşüncelerinin esiri olmaz. Yaratıklar önünde eğilmez, tabiat olayları karşısında hayret ve dehşete düşmez.

Yalnızlık, çaresizlik, âfet, belâ, musîbet anlarında din ve inanç, insanın dimdik ayakta durmasını sağlar. İnsana din kadar hiçbir şey ümit ve güven veremez. Din, insanı rûhî sıkıntılardan ve bunalımlardan korur ve kurtarır. Büyüklere saygı, küçüklere sevgi ve şefkat hisleri en kuvvetli bir şekilde ancak samîmî inançlılarda vardır. Vatan, millet, insanlık sevgisini insana ancak doğru bir şekilde din kazandırır.

Dinin insana öğrettiği doğru âhiret inancı sayesinde insanlar büyük bir sorumluluk duygusuyla hareket ederler. Birbirlerini aldatmazlar, kandırmazlar, yanıltmazlar; elleriyle ve dilleriyle insanlara zarar vermekten kaçınırlar. Birbirini seven, sayan, koruyan, kollayan insanlar olurlar. Böylece toplumda birlik, beraberlik şuuru gelişir; dirlik, düzen olur. Fesat ve bozgunculuk olmaz.

ÖLDÜKTEN SONRA DİRİLME İNANCI

Ölüm ve yok olma korkusu insanı içten içe kemiren bir kanser gibidir. Öldükten sonra dirilme inancı ise insana büyük bir huzur verir. Öldükten sonra diriliş inancı bir taraftan insanları iyiliğe sevk ederken, diğer taraftan insana büyük bir yaşama sevinci verir. Bu dünyada bir takım haksızlıklara uğramış olan insanlar, bunların karşılığını mutlak surette âhirette alacakları düşüncesiyle teselli olur, moral bulurlar. Kısacası din ve inanç, insanı gerçek ve kâmil bir insan yapar. Din sayesinde insan, bencillikten, cimrilikten kurtulur, kendine ve topluma faydalı bir fert olur.

VAHYE DAYALI KANUN

Din, peygamberler aracılığıyla insanlara ulaştırılan ilâhî emir ve yasaklardan ibarettir. Bu bakımdan din, vahye dayalı kanundur. İnsanlar tarafından konulmuş, değiştirilmiş, bozulmuş olan yani vahye dayanmayan dine hak din denmez. Böyle olan dinlerin insanları gerek dünyada, gerekse âhirette gerçek saâdete götürmesi mümkün değildir.

Kaynak: Prof Dr. Mehmet Bulut, Delilleriyle İslam Akaidi, Erkam Yayınları

 

İslam ve İhsan

DİN NE DEMEK?

Din Ne Demek?

DİNİN KAYNAĞI NEDİR?

Dinin Kaynağı Nedir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.