Diyanet İşleri Başkanı Görmez'den Minsk Açıklaması

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Belarus'ta yaptırılan Minsk Camisi ile ilgili "Diyanetin çalışmaları bir misyonerlik çalışması değildir, sadece din eğitimi, din hizmetleri alanında talepleri karşılamaya yöneliktir." dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Minsk Camisi'nin, Müslüman nesillere hediye edebilecekleri güzel bir eser olduğunu belirterek, "Diyanetin çalışmaları bir misyonerlik çalışması değildir, sadece din eğitimi, din hizmetleri alanında talepleri karşılamaya yöneliktir." dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) tarafından Belarus'ta yaptırılan ve açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukaşenko tarafından gerçekleştirilen Minsk Camisi'nde ilk Cuma namazını kıldırdı.

Görmez, açılış töreni ve Cuma namazının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Sovyetler Birliği ve Yugoslavya dağıldıktan sonra ortak tarihi, ortak kültürü olan insanların, 100 yıllık Fetret Dönemi'nin ardından ayağa kalkabilmek, din hizmetlerini, din eğitimini yeniden başlatabilmek için Diyanet İşleri Başkanlığının kapısını çaldıklarını ve Diyanetin bu dünyalara da açılmaya başladığını hatırlatan Görmez, son 10 yılda ise bu hizmetlerin Avrasya coğrafyasında 10 kat, 20 kat artarak devam ettiğini söyledi.

"Azınlıklar, İslam ümmetinin yetimleridir"

Dünyanın her tarafında artık bir müslüman azınlık bulunduğuna işaret eden Görmez, "Ben dünyanın pek çok yerindeki azınlıkları, İslam ümmetinin yetimleri olarak adlandırıyorum. Kendi dertlerimize daldığımız için unuttuğumuz, yardımcı olamadığımız kardeşlerimiz. Diyanet olarak dünyanın neresinde bir müslüman azınlık yaşıyorsa o Müslüman azınlığın sorunlarına karşılık vermek, hem dini ihtiyaçlarını karşılamak hem de insani yardımlar götürme noktasında bir çaba içindeyiz." diye konuştu.

Diyanet İşleri Başkanlığının Rusya'nın içindeki 30 milyona yakın Müslümanla ilişkileri geliştirmek için yoğun bir çaba sarf ettiğini kaydeden Görmez, bu coğrafyadaki Müslümanların tarihiyle ilgili akademik araştırmalar da yaptığını bildirdi. Görmez, Volga Nehri'nin kıyısında bin 100 sene öncesinde kurulmuş İslam devleti, Katarina öncesi ve Katarina sonrası Müslümanların bu coğrafyadaki konumlarıyla ilgili araştırmalarının devam ettiğini anlattı.

Görmez, şunları kaydetti:

"Diyanetin çalışmaları bir misyonerlik çalışması değildir, sadece din eğitimi, din hizmetleri alanında talepleri karşılamaya yöneliktir. En önemlisi de buraların tarihi dini dokusuyla Anadolu'daki tarihi dini doku aynı olduğu için bizim çalışmalarımıza daha fazla ihtiyaç duyduklarını söylüyorlar. Başka yerlerden de buralara hizmet getirmeye çalıştılar ancak getirdikleri anlayışlar tarihi dini dokuyla uyuşmadığı için barışa hizmet etmedi. Bizim buradaki varlığımız dünya barışı için de çok önem arz ediyor."

Görmez'in Cuma hutbesi

Öte yandan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Cuma hutbesinde Belaruslu Müslümanlara barış mesajları verdi. Görmez, "Allah'tan dua ve niyazım odur ki Minsk'e büyük değer katan bu mabet, ebediyen birlik, barış ve kardeşlik merkezi olsun. İlim, hikmet ve marifet merkezi olsun. 100 yıllık Fetret Dönemi'nden sonra burada ahlak, fazilet, hidayet yayılsın. Bütün insanlığa, vicdanını kaybetmiş beşeriyete şefkat ve merhamet saçılsın mihrabından, minberinden kubbesinden." ifadelerini kullandı.

Caminin aynı zamanda Minsk'te yaşayan bütün Müslümanlar için bir güven ve huzur limanı olmasını temenni eden Görmez, Müslümanların nerede yaşarlarsa yaşasınlar, kendi kimliklerini muhafaza etmekle mükellef olduklarını bildirdi.

"Gözyaşları içinde haykırdığını bugün gibi hatırlıyorum"

8 yıl önce bir Diyanet görevlisi olarak bu topraklara geldiğini anlatan Görmez, Minsk'te, bir barakanın içinde teravih namazını eda ettiklerini söyledi.

Görmez, hutbesinde şu ifadeleri kullandı:

"Belarus Müslümanları Dini İdaresi Başkanı Muhterem Hocamız Ebubekir Şabanoviç namazdan sonra yakama yapıştı ve 'Biz Müslümanlar 6 asırdır burada yaşıyoruz ama bugün bir mescidimiz yok. 100 sene önce yıkılan mescidimizin yerine bir cami istiyorum. Ama bu camiyi bize minnet edecek bir millete yaptırmak istemiyorum. Bu camiyi bu ülkenin, bu coğrafyanın tarihi, kültürel dokusuna uygun olmayan anlayışları buraya taşıyacak herhangi bir ülkeye yaptırmayı düşünmüyorum. Bu camiyi Türk halkının yapmasını istiyorum.' dedi. Gözyaşları içerisinde bana nasıl haykırdığını bugün gibi hatırlıyorum. Ben de ona sarıldım ve dedim ki 'Biz öyle bir Peygamber ümmetiyiz ki Hira Mağarası'ndan dünyaya ışık saçan bir medeniyet inşa ettik. İnşallah hep birlikte burada sizin istediğiniz o camiyi inşa edeceğiz.' Bize aslını buldu, aslına uygun olarak bugün bu camide hep birlikte müminler topluluğu olarak Cenabıhak bizleri buluşturduğu için sonsuz hamd-ü senalar ediyorum."

Muhabir: Zafer Çakmak - AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.