Dünyada Her Dört Hayvan ve Bitki Türünden Biri Yok Olma Tehlikesi Altında

Dünya üzerinde hayvan ve bitki türlerinin dörtte biri çoğunlukla insan faaliyetlerinin etkisiyle yok olma tehlikesi altında bulunuyor. İşte nesli tükenmekte olan hayvanlar ve bitkiler.

Biyolojik Çeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Konulu Hükümetler Arası Bilim-Politika Platformunun (IPBES) son raporuna göre, çoğu 10 yıl içinde olmak üzere yaklaşık 1 milyon hayvan ve bitki türünün nesli tükenme tehdidi altında bulunuyor.

BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK BÜYÜK ZARAR GÖRÜYOR

Rapora göre, insanların ve diğer tüm türlerin bağımlı olduğu ekosistemlerin sağlığı her zamankinden daha hızlı kötüye gidiyor. Bunun da dünyanın dört bir yanındaki insanlar üzerinde ciddi etkiler yaratacağı öngörülüyor.

İnsanlardan kaynaklı tahribat nedeniyle biyolojik çeşitliliğin büyük zarar gördüğü vurgulanan raporda, endemik türlerin yok olmak tehlikesinin gittikçe büyüdüğü yer aldı.

Araştırmada yer alan bulgular, dünya genelinde nesli tükenmekte olan tür sayısının giderek arttığını ortaya koyuyor. Özellikle insan nüfusunun ikiye katlandığı son 50 yıllık zaman dilimindeki tahribatın tarihte benzeri olmadığı kaydediliyor.

Araştırmada, günümüzdeki nesli tükenmekte olan canlı türü oranının dünya üzerinde son 10 milyon yılda görülen oranın yüzlerce kat üzerinde olduğunun altını çiziyor. Rapor, 2016’ya değin gıda ve tarım amacıyla evcilleştirilmiş 6 bin 190 memeli hayvandan 559'unun soyunun tükendiğini ve en az 1000’inin de tehdit altında olduğunu ortaya koydu.

Yerli türlerin ortalama bolluğu, yerleşik habitatlarda 1900’den bu yana en az yüzde 20 azaldı. Amfibi türlerin yüzde 40’ından fazlası, resif oluşturan mercanların neredeyse yüzde 33’ü ve tüm deniz memelilerinin üçte birinden fazlası ise tehdit altında.

Böceklere ilişkin net verilere ulaşılmazken, mevcut veriler böcek türlerinin tahminen yüzde 10'unun tehlikede olduğuna işaret ediyor. Rapora göre, 16. yüzyıldan bu yana en az 680 omurgalı türünün nesli tükendi.

DENİZLERDEKİ HAYAT DA TEHDİT ALTINDA

Rapor, su üzerinde devam eden ekosistemin de insan etkisi nedeniyle ciddi bir tahribata uğradığını ortaya koyuyor.

Dünya üzerinde yer alan okyanusların yalnızca yüzde 3’lük kısmı insan etkisinden uzak kalabiliyor. Yaklaşık yüzde 66’lık kısmıysa insan etkisiyle zarar görüyor. Bu kısımlarda yaşayan deniz canlıları için yaşam daha da zorlaşıyor.

İklim değişikliği, tüketici tercihleri, kentleşme, demografinin değişmesi, arazi kullanımında değişiklikler, kirlilik, aşırı hasat ve istilacı türlerin yayılımı gibi unsurlar, biyolojik çeşitliliği olumsuz etkiliyor. Rapora göre, yerleşik çevrenin dörtte üçü insan eylemleri tarafından önemli ölçüde değiştirildi, sulak alanlarınsa yüzde 85’i yok oldu.

Ülke başına istilacı yabancı türlerin sayısı, ayrıntılı verilere sahip 21 ülkede 1970'ten bu yana yaklaşık yüzde 70 artış gösterdi. Raporda, karada yaşayan, uçamayan memelilerin neredeyse yarısının (yüzde 47) ve iklim değişikliğinden zaten olumsuz etkilenmiş olabilecek kuşların yüzde 23’ünün tehdit altında olduğu belirtiliyor.

Ayrıca karada yaşayan, tatlı su ve deniz omurgalıları, omurgasızlar ile bitki gruplarının yüzde 25'i de nesli tükenme tehdidiyle karşı karşıya. Öte yandan, habitat kaybı ve bozulmasının neden olduğu küresel karasal habitat bütünlüğü de yüzde 30 azaldı.

Kıyı bölgelerinde yaşanan habitat kaybı ile mercan kayalarının yok olması nedeniyle 300 milyona yakın insanın yaşadığı bölgelerdeki sel ve fırtına riski artmış durumda.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

HAYVANLAR NEDEN YARATILDI?

Hayvanlar Neden Yaratıldı?

HAYVANLAR İLE İLGİLİ AYETLER

Hayvanlar ile İlgili Ayetler

BİTKİ NEDİR, ÇEŞİTLERİ NELERDİR?

Bitki Nedir, Çeşitleri Nelerdir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.