Dünyada Her Yıl Tütün Kullanımı Nedeniyle 8,7 Milyon İnsan Yaşamını Yitiriyor
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), her yıl tütün kullanımına bağlı olarak 8,7 milyon kişinin öldüğünü bildirdi.
DSÖ'nün küresel tütün salgınıyla ilgili 9. raporu yayımlandı. Tütün kullanıcılarının yaklaşık yarısına yakınının öldüğü belirtilen raporda, "Tütün her yıl 8 milyondan fazla kişiyi öldürüyor. Bunlar arasında pasif olarak sigara dumanına maruz kalan ve 1,3 milyon sigara içmeyen kişi de yer alıyor." ifadeleri kullanıldı.
Dünya genelindeki 1,3 milyar tütün kullanıcısının yaklaşık yüzde 80'inin orta ve düşük gelirli ülkelerde yaşadığı kaydedilen açıklamada, 2020'de dünya nüfusunun yüzde 22,3'ünün tütün kullandığı, bu oranın erkeklerde yüzde 36,7 ve kadınlarda ise yüzde 7,8 olduğu belirtildi.
Raporda, dünya nüfusunun yüzde 71'ine tekabül eden 5,6 milyar kişinin, bugün ölümcül tütün kullanımından hayatları kurtarmak için uygulanan en iyi politikalardan en az biriyle korunduğu ve bu rakamın 2007'ye kıyasla 5 kat arttığı vurgulandı.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'tan "Sigara Haramdır" vurgusu
DSÖ'nün Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi kapsamında son 15 yıldır tanıttığı tütünle mücadele stratejisi (MPOWER) sayesinde tütün kullanımında düşüş olduğu aktarılan açıklamada, "Bu azalmanın olmaması halinde bugün tahminen dünyada 300 milyon daha fazla sigara tiryakisi olacaktı." denildi.
Raporda, halkı pasif içicilikten korumaya odaklanılırken, ülkelerin neredeyse yüzde 40'ında halka açık alanlarda "tamamen sigara içilmeyen kapalı alanların" olduğunun altını çizildi.
Dumansız ortamların temiz hava solunmasına yardımcı olduğu, halkı ölümcül pasif içicilikten koruduğu ve insanları tütünü bırakmaya motive ettiği vurgulanan raporda, bu ortamların sigarayı normalleştirmediği gibi gençlerin sigara veya elektronik sigaraya başlamasını önlemeye yardımcı olduğu da belirtildi.
Raporda, ülkelerin tütün kontrolünde kaydettiği ilerleme derecelendirilirken, Mauritius ve Hollanda'nın da şimdiye kadar yalnızca Brezilya ve Türkiye'nin başardığı tüm MPOWER önlemlerinde en iyi uygulama düzeyine ulaştığı yer aldı.
44 ülkenin MPOWER önlemlerini uygulamadığı ve tütün sağlığı konusunda korumasız durumda olduğu bildirilen raporda, 53 ülkenin sağlık tesislerinde de sigara içme yasağının tam olarak uygulanmadığı ifade edildi.
DSÖ'ye üye ülkelerin Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'ni 2003'te kabul ettiği ve şu anda 182 ülkenin bu anlaşmaya taraf olduğu da kaydedildi.
"DSÖ'nün politikaları daha fazla kişinin tütünün zararlarından korunduğunu gösteriyor"
Raporda görüşlerine yer verilen DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, "Bu veriler, DSÖ'nün delile dayalı olarak en iyi şekilde uyguladığı politikalar neticesinde yavaş ancak emin adımlarla daha fazla kişinin tütünün zararlarından korunduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Ghebreyesus, Mauritius'u Afrika'daki ilk ülke olduğu için ve Hollanda'yı Avrupa Birliği'nde DSÖ tütün kontrolü politikalarının tüm paketini en üst düzeyde uygulayan ilk ülke olduğu için tebrik etti.
DSÖ Sağlık Teşviki ve Geliştirilmesi Departmanı Direktörü Rudiger Krech de tütün kullanımının her yıl dünya genelinde 8,7 milyon kişinin ölümüne neden olduğunu belirtti.
Krech, tüm ülkelere tütün salgınıyla mücadele etmek için tüm MPOWER önlemlerini en iyi şekilde uygulama ve bu halk sağlığı önlemlerine karşı lobi yapan tütün ile nikotin endüstrilerine karşı mücadele çağrısında bulundu.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: Sigarayla hep birlikte mücadele edelim
Öte yandan ülkemizde de Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da zaman zaman sigaranın haram olduğunu belirterek insanlığa çağrıda bulunuyor.
İslam’ın canın, malın, aklın, dinin ve neslin korunmasını emrettiğini belirten Başkan Erbaş, “Uyuşturucu maddelere giden yol da sigara ile başlamaktadır. İçinde birçok zararlı maddeyi barındıran sigara, vücudu yavaş yavaş imha etmektedir. Sigara kullanan kişi aslında kendi eliyle sonunu hazırlamakta, soluduğumuz havayı zehirleyerek başta kendisi ve ailesi olmak üzere etrafındakilerin sağlığını tehlikeye atmaktadır.” dedi.
"Bir cana bile kıymak haram olur da yüzbinlerce canın ölümüne sebep olmak haram olmaz mı?"
Her yıl yüz binden fazla insanın sigaraya bağlı hastalıklardan hayatını kaybettiğini belirten Başkan Erbaş, vicdanlara şu sorularla seslendi:
“Hangi hastalık, hangi olay, hangi âfet, hangi saldırı bir yılda yüz binden fazla insanı öldürmektedir? Bir cana bile kıymak haram olur da yüzbinlerce canın ölümüne sebep olmak haram olmaz mı?”
A’raf suresinin 157. Ayetine işaret eden Başkan Erbaş, “Peygamber onlara temiz şeyleri helal, pis şeyleri ise haram kılar.” Sigaranın pis ve kötü bir şey olduğu neredeyse tüm insanların ittifakıyla icma oluşturmaktadır. Allah Teala Ayrıca “Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın.” buyurarak insanın kendi eliyle kendine zarar vermesini yasaklamıştır.” ifadelerini kullandı.
"Verdiği zararlar göz önüne alındığında sigara içmenin Allah’ın koyduğu sınırları ihlal anlamı taşıdığı açıktır"
Prof. Dr. Erbaş, yapılan araştırmalarla sigaranın insan sağlığı üzerinde pek çok zararlı etkisinin olduğunun bilimsel olarak ortaya konduğunun altını çizerek "Hem içene hem de çevresine verdiği zararlar göz önüne alındığında sigara içmenin Allah’ın koyduğu sınırları ihlal anlamı taşıdığı açıktır. Dolayısıyla bir Müslümanın pek çok zararı bünyesinde bulunduran sigarayı içmesi haramdır. Öte yandan, malımızı saçıp savurmak, sorumsuzca harcamak israftır. İsraf ise dinimizce haram kılınmıştır.
Cenabıhak, ‘Yiyin, için, fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.” buyurarak ölçülü davranmamızı, nimetlerin değerini bilmemizi ve israftan kaçınmamızı emretmiştir. Bir parça ekmeği çöpe atmak haram olur da çoluğunun çocuğunun rızkını yakıp hem de sağlığına da zarar vererek, havayı da kirleterek israfın en büyüğüne sebep olmak haram olmaz mı?” ifadelerini kullandı.
"Sigarayla hep birlikte mücadele edelim"
Hz. Peygamber’in “insanların çoğu iki nimet konusunda aldanmıştır. Bunlardan birisi sağlık, diğeri ise boş zamandır.” Buyurduğunu aktaran Başkan Erbaş, sigarayla mücadele çağrısını şöyle yineledi:
“O halde, sağlıklı bir nefesin ve sıhhatli bir bedenin kıymetini bilelim. Çocuklarımızın ve gençlerimizin bu tür tuzaklara düşmemesi için milletçe mücadele edelim. Sağlıklı, huzurlu ve mutlu nesiller yetiştirmek için hep birlikte gayret gösterelim.”