Ebû Dâvud Kimdir?
İmam Ebû Dâvud kimdir? Kütüb-i Sitte’den biri olan es-Sünen’in müellifi, muhaddis İmam Ebû Dâvud’un hayatı ve fazileti…
Ebû Dâvud, 202 (817-18) yılında Sicistan’da doğdu. 203’te (818-19) doğduğunu söyleyenler de vardır.
İMAM EBÛ DÂVUD KİMDİR?
Hadis imamlarından birisi olan Ebû Dâvud Süleyman b. Eş’as b. İshâk b. Beşir b. Şeddat b. Âmr b. İmrân el İzdi el Sicistanî, Hicrî 202 tarihinde Hindistan’a komşu Sicistan bölgesinde dünyaya geldi.
Tahsil çağı gelince ilim öğrenmek için zamanında mevcut ilim merkezlerine giderek ilim öğrenmiş, bilhassa Horasan, Irak, Şam, Mısır, Şiraz, Cezire ve Hicaz’a giderek hadis tahsil etmiştir.
Rabbimizin kendisine verdiği parlak zekâ, üstün kabiliyet, yılmak ve usanmak bilmeyen çalışması sayesinde Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’den rivâyet edilen 500.000 hadîs yazmış ve hepsini de ezberlemiştir. Kendisi önce Bağdat’a yerleşmiş, sonra Basra’ya giderek orada yerleşmiştir.
Bağdat’tan Basra’ya gidiş sebebini hizmetçisi Ebû Bekr. b. Câbir şöyle anlatıyor: «Ben Ebû Dâvud ile Bağdat’ta bulunuyordum. Bir gün akşam namazını kılar kılmaz kapı çalındı. Kapıyı açtım. Birde ne göreyim, kapıyı çalan zat Emir’ül Mü’minîn Ebû Ahmed el Muvvaffak idi! İzin istiyerek içeriye girdi. Ebû Dâvud’un yanına oturunca aralarında şöyle bir konuşma geçti. Ebû Dâvud;
“Emir’ül Mü’minin bu saatte niçin geldiğinizi öğrenebilir miyim?” Emir’ül Mü’minin;
“Üç şey rica için geldim.” Ebû Dâvud:
“Buyurunuz.” Emir’ül Mü’minin:
“1. İsteğim bilirsiniz ki; Basra’da meydana gelen Zenç isyanı dolayısı ile Basra halkı etrafa dağıldı. Basra harap oldu. Eğer siz Basra’ya teşrif eder, orada yerleşir, ilim neşrine devam ederseniz etraftan ilim öğrenmeye gelenler sayesinde Basra imar edilecek.
- İsteğim çocuklarıma Kitab-ı Sünen’ini rivâyet etmeni; Üçüncü ricam ise çocuklarıma hususi bir saatinizi tahsis etmenizdir. Çünkü halife çocukları başkaları ile bir arada ders göremezler,” dedi. Ebû Dâvud:
“Üçüncü isteğiniz olamayacaktır; çünkü ilim öğrenmekte insanların hepsi müsavidir,” dedi.» İbn-i Câbir şöyle diyor:
“– Halife’nin çocukları da hadis öğrenmeye diğer insanlarla beraber oturuyorlardı. Sadece diğer nasla aralarında bir perde asılıyordu.” (Mealim’üs Sünen mukaddimesi, s. 12; b) Büyük Tefsir Tarihi, s. 174. 47) İşte Ebû Dâvud bu davet üzerine Basra’ya gitti. Hayatı boyunca Basra’da ilmini yaymakla meşgul oldu. 275 yılında Basra’da hakkın rahmetine kavuştu.
EBÛ DÂVUD’UN FAZİLETİ
Ebû Bekr el-Hallâl şöyle demiş:
– Zamanında hadiste, verâ ve takvada kendisini kimse geçememiştir.
Ahmed, b. Muhammed el-Hirevî şöyle demiş:
– Rasûlullah’ın hadisinde verâ, takva ve salahta Ebû Dâvud en önde gelen hadis imamlarındandır.
İbn-i Dâse şöyle demiş:
– Ebû Dâvud’un iki yeninden biri geniş, Öbürü dardı. Kendisine «Allah sana merhamet etsin, bu nedir.» dediler. Şöyle cevap verdi:
«Geniş olan yenimi kitapları düşmekten korumak için kullanıyorum. Öbür yenimi böyle bir şey için kullanmaya ihtiyaç olmadığından onu geniş yapmak lüzumsuzdur.»
Musa b. İbrahim şöyle diyor:
– Ebû Dâvud, dünyada hadîs, ahirette de cennet için yaratılmıştır. Ben ondan daha faziletli bir zat görmedim.
Zehebi şöyle diyor:
– Ebû Dâvud seyyidül huffaz (= hadîs hafızlarının efendisi)dir. Kendisi, beşyüzbin hadis-i önce yazıp sonra onları ezberleyerek zihnini hadis nuru ile nurlandırmıştır.
Hâkim Ebû Abdullah şöyle diyor:
– Ebû Dâvud itirazsız kendi devrinde bulunan muhaddislerin önderidir.
Hadis imamlarından bazıları şöyle demiştir:
– Ebû Dâvud, doğru yola iletme ve yol göstermede, Ahmed b. Hanbel’e benzerdi. Ahmed b. Hanbel’de Vekî’e benzerdi. Vekî’de Süfyana, Süfyan Mansûr’a, Mansur da İbrahim’e, İbrahim de Alkame’ye, Alkame’de Abdullah b. Mes’ûd’a, Abdullah b. Mes’ûd da Rasûlullah’a benzerdi.
İbrahim b. İshâk el-Harbî şöyle diyor:
– Nebi Dâvud’a demir yumuşatılıp kolaylaştırıldığı gibi, Ebû Dâvud’a da hadis kolaylaştırıldı.
İbn-i Hıbbân şöyle diyor:
– Ebû Dâvud fıkıh, ilim, hıfz; sünnete bağlılık verâ ve sağlam karakterlikte dünya imamlarının birisidir.
Ahmed b. Yasîr el-Herevî, de demiştir ki;
Ebû Dâvud Süleyman b. el-Eş’as, Rasûlullah aleyhisselâm’ın hadîslerinin bilgisini, illetlerini ve senedini en iyi bilen İslâm hafızlarından birisidir.
Kaynak: İbrahim Koçaşlı, Sünen-i Ebî Davud ve Tercemesi, Erkam Yayınları