Ebû Hüreyre’nin (ra.) Bereketlenen Dağarcığı
Abdullah Sert Hocaefendi, Şifa-i Şerif eserinden “Ebû Hüreyre’nin (ra.) Dağarcığı” pasajını okuyor.
EBÛ HÜREYRE’NİN (RA.) DAĞARCIĞI
Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle demiştir:
“Bir sefer sırasında yiyeceğimiz tükendi ve herkes çok zor durumda kaldı. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana:
‘Ebû Hüreyre! Yanında yiyecek bir şey var mı?’ diye sordu. Ben de:
‘Evet, Yâ Resûlallah! Dağarcığımda birazcık hurma kaldı.’ dedim.
‘Onu bana getir.’ buyurdu, elini dağarcığa sokup bir avuç hurma aldı, mübârek ellerini açıp hurmanın bereketlenmesi için duâ etti. Sonra da bana:
‘Haydi on kişiyi çağır.’ buyurdu. On kişi geldi ve doyana kadar yedi.
Sonra on kişi daha çağırmamı emretti. Birliğimizde bulunan bütün askerler onar onar gelip doyuncaya kadar hurmadan yediler. Sonra Resûl-i Ekrem Efendimiz bana:
‘Ebû Hüreyre! Senden aldığım hurmayı şuradan alıp dağarcığına koy, acıktığın zaman elini oraya sokup hurma al, fakat dağarcığı sakın ters çevirme.’ buyurdu. Ben de Efendimiz’in emrine uyarak getirdiğim hurmadan daha fazlasını alıp dağarcığıma koydum. O hurmaları hem Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin hayatı boyunca hem de Hz. Ebû Bekir ve Ömer devirlerinde yedim ve başkalarına da ikrâm ettim. Bu bereket, Hz. Osmân şehid oluncaya kadar devam etti. Hz. Osmân’ın şehid olduğu o kargaşa sırasında dağarcığım çalındı ve kaybolup gitti.” (Beyhakī, Delâilü’n-nübüvve (Kal’acî), VI, 109-111)
Ebû Hüreyre bu konuda şunları da söylemiştir: “Hayatım boyunca, şu üç musîbetten daha büyüğü ile karşılaşmadım: Bunlardan biri, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin vefâtı; diğeri Hz. Osmân’ın şehid edilmesi; üçüncüsü de dağarcığımın çalınmasıdır.” (Ebû Nuaym el-İsfehânî, Delâilü’n-nübüvve (Kal’acî-Abbâs), II, 433, nr. 342; Ebû Temâm er-Râzî, el-Fevâid (Selefî), II, 287, nr. 1766.)
Bir başka rivâyete göre Ebû Hüreyre: “O hurmalardan şu kadar deve yükü hurmayı Allah rızâsı için verdim.” demiştir. (Tirmizî, Menâkıb 47, nr. 3839; Ahmed ibni Hanbel, Müsned, II, 352.)
Bu rivâyete göre Ebû Hüreyre şöyle demiştir: “Resûlullah sallallahu aleyhi ve selleme birkaç hurma götürdüm ve:
“Ey Allah’ın Resûlü, onların bereketlenmesi için duâ et.” dedim. Peygamber Efendimiz onları alıp bereketlenmesi için duâ etti ve şöyle buyurdu:
“Al onları, dağarcığına koy, ondan bir şey almak istediğinde elini sokup al, ama sakın dağarcığı ters çevirip silkeleme!” Ebû Hüreyre, rivâyetinin sonunda: “Ben, o hurmalardan şu kadar deve yükü hurmayı Allah rızâsı için verdim. Biz ondan hem yer hem de başkalarına yedirirdik. Hz. Osmân’ın şehid edildiği güne kadar o dağarcığı kemerimden hiç ayırmadım. Ancak o günden sonra dağarcığım kopup kayboldu.” demiştir.
Bu olayın bir benzerinin Tebük Gazvesi’nde meydana geldiği ve Efendimiz aleyhisselâmın duâsıyla bereketlenen hurmaların on üç kadar olduğu rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Kadı İyaz, Şifa-i Şerif
YORUMLAR