Ebû Tâlip’in Peygamberimize Kefil Olduğu Söz

Nübüvveti

Ebû Tâlip’in, eminlik vasfı ile tanınan Peygamber (s.a.v.) Efendimize kefil olduğu söz.

Allah Rasûlü’nün büyük bir azim ve kararlılıkla İslâm’ı tebliğ edişini gösteren bir hatırayı Akîl bin Ebî Tâlib (r.a) şöyle anlatır:

“Kureyş, Ebû Tâlib’e gelerek:

«‒Şu kardeşinin oğlu bizi meclislerimizde ve mescidimizde rahatsız ediyor, O’nu bundan nehyet!» dediler. Ebû Tâlib:

«‒Ey Akîl, git Muhammed’i (s.a.v) bana getir!» dedi.

Gittim O’nu, Ebû Tâlib âilesinin evlerinden küçük bir evde buldum. Öğle vakti sıcağın en şiddetli ânında geldi. Kızgın kumların şiddetli sıcağı sebebiyle yolda gölge arıyor, gölgeden yürümeye çalışıyordu. Yanlarına vardığında Ebû Tâlib:

“‒Bu amcaoğulların senin kendilerini meclislerinde ve mescidlerinde rahatsız ettiğini iddiâ ediyorlar. Artık onlara eziyet verme!” deyince Allah Rasûlü (s.a.v) gözünü semâya çevirip bakışlarını sâbitledi ve:

“–Şu Güneş’i görüyor musunuz?” diye sordular.

“–Evet” dediler.

Allah Rasûlü (s.a.v):

“–Siz nasıl şu Güneş’ten bir şûle (ateş) almaya güç yetiremiyorsanız, ben de aynı şekilde bu dâveti terketmeye aslâ kâdir olamam!” buyurdular.

Bunun üzerine Ebû Tâlib, müşriklere:

“‒Vallahi kardeşimin oğlu bugüne kadar bize hiç yalan söylemedi, haydi kalkın gidin!” dedi. (İbn-i İshâk, s. 136; Hâkim, III, 668/6467; Heysemî, VI, 15)

Kaynak: Dr. Murat Kaya, Mescid-i Haram’dan 111 Hatıra, Erkam Yayınları