En Büyük Sorumluluğumuz Nedir?

İSLAM VE İHSAN

Bugün dünya modern bir câhiliye devri yaşıyor. Yani âhiret endişesinden uzak bir dünya isteniyor. Bu câhiliye karşısında bizim ağır bir mes’ûliyetimiz var. Peki bu durumda bizim en büyük mes’ûliyetimiz nedir?

Dünkü câhiliye karşısında ashâb-ı kirâm, Çin’e gitti, Semerkand’a gitti, Kayrevan’a gitti. Dünya’nın büyük bir kısmına İslâm’ın güler yüzünü ve rahmet esintilerini ulaştırdı. Uzak demedi, zor demedi, tehlikeli demedi, imkânsız demedi, yılmadı-üşenmedi; ulaştı.

Bugün de dünya modern bir câhiliye devri yaşıyor. Yani âhiret endişesinden uzak bir dünya isteniyor. Bu câhiliye karşısında bizim ağır bir mes’ûliyetimiz var.

EN BÜYÜK MESULİYETİMİZ

Bizim en büyük mes’ûliyetimiz;

  • Her yere gidip ehl-i Kur’ân, ehl-i Sünnet, ehl-i istikâmet insanlar yetiştirmek.
  • Allâh’ın yeryüzünde şâhidi, yani İslâm’ın temsilcisi olacak sâlih insanlar yetiştirmek.
  • Kıyâmet günü Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz’in gül yüzünü tebessüm ettirecek sâdık bir ümmet yetiştirmek.
  • Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in Vedâ Hutbesi’ndeki:

“…Sakın (günah işleyerek) yüzümü kara çıkarmayın!..” emrine samimiyetle riâyet eden gönüller yetiştirmek…

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Müslümanın Gönül Dünyası, Erkam Yayınları