En Fazla Hadis Rivayet Eden Sahabiler

Sahabe efendilerimizden en fazla hadis-i şerif rivayet edenleri hangileridir, hangi sahabi kaç hadisi şerif rivayet etmiştir? Fakih sahabiler kimlerdir? Peygamber Efendimiz vefat ettiğinde kaç sahabi vardı?

Sahabe, sahabî kelimesinin çoğuludur ve dostlar, arkadaşlar, beraber bulunanlar manalarına gelir. Aynı manada kullanılan ashab kelimesi ise, “sâhib” (dost, arkadaş) kelimesinin çoğuludur.

Sahabe, terim olarak Hazreti Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’i, peygamberliği sırasında gören, Onunla konuşup görüşen, O’na iman eden ve müslüman olarak ölen kimselere verilen isimdir.

EN ÇOK HADİS RİVAYET EDEN SAHABİLER

Sahabenin en çok hadis rivâyet edenleri şu yedi zattır:

1 ) Ebû Hûreyre radıyallahu anh (ö. Hicretin 59. yılı) 5374 hadis.

2 ) Abdullah b. Ömer radıyallahu anh (74) 2630 hadis.

3 ) Enes b. Mâlik radıyallahu anh (90) 2286 hadis.

4 ) Hz. Aişe radıyallahu anha, 2210 hadis.

5 ) Abdullah b. Abbas radıyallahu anh, (68) 1660 hadis.

6 ) Câbir b. Abdullah radıyallahu anh (80) 1540 hadis

7 ) Ebû Said el Hudrî radıyallahu anh (70) 1170 hadis rivâyet etmişlerdir.

 FAKİH (FIKIHÇI) SAHABİLER KİMLERDİR

Sahabenin Fakihleri: Hz. Ömer, Ali, Îbnli Mes’ûd, İbnli Ömer, İbnli Abbas, Zeyd b. Sabit ve Aişe radıyallahu anhüm. Bunlar içerisinde en fazla Îbnli Abbas’ın fetvası naklolunmuştur. Bunlardan başka fetvaları bulunan yirmi sahabi söylenebilir, Bunlar; Hz. Ebû Bekir, Osman, Ebû Musâ ellEş’arî, Muaz b. Cebel, Sa’d b. Ebû Vakkas, Ebû Hûreyre, Enes b. Mâlik, Abdullah b. Âmr b. As, Selmânli Fârisî, Câbir b. Abdullah, Ebû Said ellHudrî, Talha, Zübeyr, Abdurrahman b. Avf, îmran b. Husayn, Ebû Bekr, Ubade b. Sâmit, Muaviye, Abdullah b. Zübeyr ve Ümmü Seleme radıyallahu anhüm.

Bunlardan daha sonra 120 kadar sahabi gelir ki, Ubey b. Ka’b, Ebû ellDerda, Ebû Talha, Mikdad radıyallahu anhüm bunlardandır. Sahabe arasında 200 l 300 Abdullah var. Bir mesele abadileden (Abdullahlardan) nakledilirse Abdullah b. Abbas, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Zübeyr ve Abdullah b. Âmr b. Âs radıyallahu anhüm murad edilir. Bu fakihlerden mezheb sahipleri gibi, eshabı bulunan sahabiler yalnız Abdullah b. Sabit ve Abdullah b. Abbas idi.

Tüm sahabilerin hayatlarını detaylı olarak okumak için tıklayınız.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz vefat ettiği zaman yüz binden fazla sahabi vardı. Fetihler sırasında uzak ülkelere dağılmış olduklarından hepsinin tam olarak kimlikleri bize intikal ettirilememiştir.

İslam ve İhsan

HADİS RİVÂYETİNDE GÖSTERİLEN TİTİZLİK

Hadis Rivâyetinde Gösterilen Titizlik

SAHABELERİN HADİS RİVAYET ETMESİNE SEBEP OLAN AYET

Sahabelerin Hadis Rivayet Etmesine Sebep Olan Ayet

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.