En Uzun Süre Oruç Tutulan Ülkeler

Kuzey Kutbu’na yakın ve gündüzlerin hızla uzadığı bu günlerde, İsveç’in Kiruna, Tromso ve Reykjavik’a kentlerinde yaşayan Müslümanlar 21 saate yakın bir süre ile oruç tutmaya başlayacak.

İsveç’in kuzeyindeki Kiruna kentinde yaşayan Müslümanlar, bu yıl Ramazan boyunca yaklaşık 20-22 saat oruç tutacak.

DÜNYADA EN UZUN SÜRE ORUÇ TUTULAN ÜLKELER

Diyanet İşleri Başkanlığının takvimine göre, Kiruna kentindeki Müslümanlar, ilk gün 19 saat 53 dakika oruç tutacak, bu süre Ramazan ayının son günü olan 13 Haziran’da 21 saat 58 dakikaya çıkacak.

Norveç’in Tromso kentindeki Müslümanlar da ilk gün 19 saat 50 dakika, son gün 21 saat 59 dakika oruç tutacak.

İzlanda’nın başkenti Rsykjavik’teki Müslümanlar da ilk gün 19 saat 11 dakika, son gün 21 saat 48 dakika oruçlu kalacak.

Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Stockholm Fittja Ulu Cami görevlisi Cihat Kullay, “Bu sene Ramazan’ın mayıs ayının ortasına denk gelmesinden dolayı İsveç’in başkenti Stockholm, Finlandiya’nın başkenti Helsinki ve Danimarka’nın başkenti Kopenhag’daki Müslümanlar, başlangıçta 19 saate yakın oruç tutacak. Ramazan’ın sonlarına doğru ise bu süre 22 saati bulacak.” dedi.

Bu sene en uzun orucu İsveç’in Kiruna, Norveç’in Tromso ve İzlanda’nın Reykjavik’a kentinde yaşayan Müslümanların tutacağını hatırlatan Kullay, “Kuzey Kutbu’na yakın ve gündüzlerin hızla uzadığı bu günlerde, Kiruna, Tromso ve Reykjavik’a kentlerinde yaşayan Müslümanlar 21 saate yakın bir süre ile oruç tutmaya başlayacak. Ramazan’ın ortasını geçtikten sonra, oruç tutma süreleri yaklaşık 22 saati bulacak” ifadelerini kullandı.

İsveç İslam Federasyon Başkanı Tahir Akan da federasyonun bünyesindeki 52 dernekle Ramazan ayı için hazır olduklarını belirterek, “Türkiye’dekiler kadar olmasa da İsveç’te iftar ve teravihte Müslümanlar bir araya gelerek Ramazan’ın feyzinden yararlanmaya çalışıyor.” dedi.

Kuzey ülkelerinde oruç tutma süresi uzun olsa da havanın fazla sıcak olmamasından dolayı Müslümanların rahat oruç tutabildiğini söyleyen Akan, Kışın ortasında 9-10 saat kadar kısa tuttuğumuz oruçla en uzun tuttuğumuz oruç arasında fark yok. Allah sabrını veriyor.” diye konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.