En Uzun Yaşayan Peygamber Kimdir?

Sorularla İslam

En uzun ömürlü peygamber kimdir? Kur’ân-ı Kerîm’e ve hadislere göre en uzun yaşayan peygamber...

Hz. Nuh (a.s.) Kur’ân-ı Kerîm’de ve hadislerde diğer peygamberlere oranla geniş bir şekilde tanıtılan ve “ülü’l-azm” olarak isimlendirilen beş büyük peygamberden biridir.

EN UZUN YAŞAYAN PEYGAMBER

Kur’an’da Hz. Nuh’un (a.s.) yaşıyla ilgili olarak şu bilgi yer almaktadır: “Andolsun ki biz Nuh’u kendi kavmine gönderdik de o 950 yıl onların arasında kaldı. Sonunda onlar zulümlerini sürdürürken tufan kendilerini yakalayıverdi. Fakat biz onu ve gemidekileri kurtardık ve bunu âlemlere bir ibret yaptık.” (el-Ankebût 29/14-15) Bu âyetten anlaşıldığına göre Hz. Nuh’un (a.s.) 950 yıl kavmiyle birlikte yaşamış ancak bu sürenin onun bütün ömrünü veya Peygamberlik süresinin tamamını mı yoksa tufana kadar olan safhasını mı içine aldığına işaret edilmemiştir.

Kur’an’da verilen bu rakamı Hz. Nuh’un (a.s.) bütün ömrü olarak kabul edenlere göre kırk yaşında Peygamber olmuş, 890 yaşında iken tufan gerçekleşmiş, tufandan sonra altmış yıl daha yaşamıştır. Bu süreyi sadece tufan öncesi Peygamberlik müddeti olarak düşünenlere göre ise Hz. Nuh’un (a.s.) yaşı bundan çok daha fazladır. Bir rivayete göre peygamberler içinde en uzun ömürlüsü Nuh Peygamber’dir. Kendisine 350 yaşında vahiy gelmiş, 950 yıl kavmini davetle geçirmiş, dolayısıyla 1300 yıl yaşamıştır. (Fîrûzâbâdî, Beṣâʾiru ẕevi’t-temyîz, VI, 26-30.) Hz. Nuh’un (a.s.) kabrinin nerede olduğu bilinmemekte, çeşitli yerlerde ona nisbet edilen makam ve kabirler bulunmaktadır. Bir rivayete göre kabri Mekke’de Mescid-i Harâm’da, Mültezem ile Makām-ı İbrâhim arasında, diğer rivayetlere göre ise Kerek, Cizre veya Necef’tedir.

EN UZUN ÖMÜRLÜ PEYGAMBER

Rivâyete göre, vefâtı yaklaştığı sırada Hz. Nûh’a (a.s.):

“–Ey uzun ömürlü Peygamber! Dünyâyı nasıl buldun?” diye soruldu.

Hz. Nûh (a.s.):

“–Onu iki kapılı bir ev gibi buldum. Bir kapısından girdim, diğer kapısından çıktım.” cevâbını verdi. (İbn-i Esîr, el-Kâmil, I, 73)

Hz. Nûh (a.s.) kendisine kamıştan bir kulübe yapmıştı. O’na:

“–Keşke kendine bundan daha sağlam bir ev yapsaydın.” denilince:

“–Ölecek bir kimse için bu bile çok!” buyurdu. (Ebû Nuaym, Hilye, VIII, 145)