En'âm Suresi 141. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

En'âm Suresi 141. ayeti ne anlatıyor? En'âm Suresi 141. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

En'âm Suresi 141. Ayetinin Arapçası:

وَهُوَ الَّذ۪ٓي اَنْشَاَ جَنَّاتٍ مَعْرُوشَاتٍ وَغَيْرَ مَعْرُوشَاتٍ وَالنَّخْلَ وَالزَّرْعَ مُخْتَلِفًا اُكُلُهُ وَالزَّيْتُونَ وَالرُّمَّانَ مُتَشَابِهًا وَغَيْرَ مُتَشَابِهٍۜ كُلُوا مِنْ ثَمَرِه۪ٓ اِذَٓا اَثْمَرَ وَاٰتُوا حَقَّهُ يَوْمَ حَصَادِه۪ۘ وَلَا تُسْرِفُواۜ اِنَّهُ لَا يُحِبُّ الْمُسْرِف۪ينَۙ

En'âm Suresi 141. Ayetinin Meali (Anlamı):

Asmalı asmasız bağları ve bahçeleri, çeşit çeşit renk ve tatlarda hurmaları ve ekinleri, zeytinleri ve narları, kimi bakımdan birbirine benzer, kimi bakımdan benzemez biçimde yaratıp yetiştiren Allah’tır. Ürün verdikleri zaman onların ürününden yiyin; mahsulün biçilip toplandığı gün fakirlerin hakkını verin. Fakat israf etmeyin. Çünkü Allah, israf edenleri sevmez.

En'âm Suresi 141. Ayetinin Tefsiri:

Allah Teâlâ, ister zirâî ister hayvanî olsun, burada sayılan nimetleri kulları faydalansınlar, yiyip içsinler, şeytana uymaktan vazgeçip Allah’a kulluk etsinler diye yaratmıştır. Bu âyetin bir benzeri yukarda geçmişti. (bk. En‘âm 6/99) Fakat orada, Cenâb-ı Hakk’ın varlığına, kudretine ve öldükten sonra dirilmeye delil olması yönünde geldiği için, sonunda Allah’ın varlıkları yaratma gayesine dikkat çekmek maksadıyla “Her birinin meyvesine bir ilk ortaya çıktığı, bir de olgunlaştığı zaman bakın” (En‘âm 6/99) buyrulmuştu. Burada ise, yine Allah’ın kudretini hatırlatmakla beraber, müşriklerin rızk konusundaki yanlış düşünce ve iftiralarına, yasaklayıp haram kılma iddialarına karşılık, Yüce Hakk’ın yaratmasındaki ihsan ve iyiliği ortaya koymak; her türlü zirâî mahsullerle hayvanlardan istifadede helâllik ve mübâhlığın asıl olduğunu belirtmek üzere gelmiş bulunduğundan, âyetin sonunda: “Ürün verdikleri zaman onların ürününden yiyin; mahsulün biçilip toplandığı gün fakirlerin hakkını verin. Fakat İsrâf etmeyin. Çünkü Allah, İsrâf edenleri sevmez” (En‘âm 6/141) buyrulur.

Âyette verilmesi emredilen hak, Mekke döneminde nâzil olan “Mallarından hem yardım isteyen fakirlere, hem de muhtaç olduğu halde iffetinden dolayı dilenmekten çekinen yoksullara pay ayırırlardı” (Zâriyât 51/19. Ayrıca bk. Meâric 70/24-25) gibi âyetlerde beyân edilen ve Medine döneminde zekât farz kılınmadan önce verilmesi talep edilen bir haktır. Zekât farz kılındıktan sonra bu emrin, mahsulatın zekâtı olan öşürle ilgili hükümleri de içine aldığında şüphe yoktur.

142. âyette geçen اَلْحَمُولَةُ (hamûle) kelimesi yük demektir. Burada yük taşımak için kullanılan hayvanlar kastedilmiştir. اَلْفَرْشُ (ferş) ise henüz binilme çağına gelmemiş küçük hayvan veya yünlerinden, kıllarından sergi, döşek yapılan; sütünden ve etinden istifade edilen hayvanlardır. Şimdi bu hayvanların hangileri olduğu beyân edilir:

En'âm Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

En'âm Suresi 141. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...