En'âm Suresi 162. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
En'âm Suresi 162. ayeti ne anlatıyor? En'âm Suresi 162. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
En'âm Suresi 162. Ayetinin Arapçası:
قُلْ اِنَّ صَلَات۪ي وَنُسُك۪ي وَمَحْيَايَ وَمَمَات۪ي لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَۙ
En'âm Suresi 162. Ayetinin Meali (Anlamı):
De ki: “Şüphesiz benim namazım, bütün ibâdetlerim, hayatım ve ölümüm, Âlemlerin Rabbi Allah içindir.”
En'âm Suresi 162. Ayetinin Tefsiri:
Allah’ın,
Rasûl-i Ekem (s.a.s.) Efendimiz’e ihsan ettiği din dosdoğru, eğriliği,
eksikliği ve fazlalığı olmayan İslâm dinidir. Bu din yeni ortaya çıkmış bir şey
değil, hanif olan, Allah’ın birliği inancı üzerine binâ edilen Hz. İbrâhim’in
dininin aynısıdır, bir devamıdır. Her ne kadar yahudiler, hıristiyanlar,
müşriklerden her biri, kendilerinin Hz. İbrâhim’in dinine mensup olduklarını
iddia etseler de, İbrâhim (a.s.)’ın onlarla bir ilişkisi yoktur. Zira O, tevhid
dinini tebliğ eden bir peygamberdir ve müşriklerden değildir. Bu dosdoğru dinin
amelî hususiyeti de, kulun namazının, kurbanının, her türlü ibâdetinin, hayat
ve ölümünün sadece Âlemlerin Rabbi Allah için olmasıdır. Allah’a hiçbir konuda
ortak koşulmamasıdır. Her ibâdetin ve her hayırlı işin bu inanç, bu niyet ve bu
ihlasla yapılmasıdır. Peygamber (s.a.s.)’e bu emredildiği gibi, ona inananlara
da bu emredilmiştir. Nitekim “Ben bununla emrolundum ve ben müslümanların
ilkiyim” (En‘âm 6/163) cümlesi, Allah Resûlü (s.a.s.)’in, kendisine
emredilen ilâhî emirlere süratle uyup yerine getirmesini, o emirlerin kendine
mahsus olmayıp, herkese bunların emredildiğini ve bütün müslüman olanların ona
uyması gerektiğini açıklamaktadır.
Buna
rağmen inkârcılar, müslümanları kendi hayat tarzlarını kabule çağırır veya bu
hususta onları zorlarlarsa, kendilerine şöyle bir cevabın verilmesi tavsiye
edilmektedir:
En'âm Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
En'âm Suresi 162. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...
YORUMLAR