Enâm Suresinin 120. Ayeti Ne Anlatıyor?

KUR’ÂNIMIZ

En‘âm suresinin 120. ayetinde ne anlatılmak isteniyor? Günah işleyenlerin cezalandırılacağını bildiren ayet, En‘âm suresinin 120. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz.

Ayet-i kerimede buyrulur:

وَذَرُوا ظَاهِرَ الْاِثْمِ وَبَاطِنَهُۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ يَكْسِبُونَ الْاِثْمَ سَيُجْزَوْنَ بِمَا كَانُوا يَقْتَرِفُونَ

Günahın açığını da bırakın, gizlisini de. Çünkü günah kazananlar yaptıkları karşılığında cezalandırılacaklardır. (En‘âm, 6/120)

GÜNAH SAYILAN ŞEYLER

Bilgi:

İnsanlar hayır ve şerle; günah ve sevapla sürekli bir sınav hâlindedirler. Günah dinimizde yapılması yasaklanan, kişi ve toplum için zararlı olan, işleyen için bir pişmanlığa ve ahirette azaba sebebiyet verecek şeylerdir. Alkollü içki içmek, domuz eti yemek, faiz alıp vermek, yalan söylemek, haksızlık yapmak, iftira etmek, gıybet etmek, zina yapmak, kumar oynamak ve hırsızlık yapmak gibi olumsuz tutum ve davranışlar günah sayılan şeyler arasındadır. Tövbe etmeyip ısrarla günahlara devam edenler ilahî cezaya uğrayacaklardır. Yapılan en küçük iyilik de kötülük de karşılıksız kalmaz.

Mesaj:

Biz müminler gizli veya açık günahın her türlüsünden uzak durmalıyız.

Kelime Dağarcığı:

Zâhir: Açık, aşikâr.

Bâtın: Kapalı, gizli, bir şeyin içyüzü.

Kaynak: Diyanet, Kur'an-ı Kerim'den Serlevha Ayetler

TEFSİR

  1. Günahın açığını da gizlisini de terk edin. Çünkü günah işleyenler, yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir.

“Günahın açığı”, iki şekilde izah edilebilir: Biri açıktan açığa, alenî olarak yapılan kötü fiil; diğeri de, isterse gizli yapılsın kötülüğü, kötü olduğu açık ve besbelli olan fiildir. Buna karşılık “günahın gizlisi” de iki çeşittir: Biri gizli yapılan kötü fiil, diğeri de isterse açıktan yapılsın kötülüğü gizli, yani fenalığı ilk planda açıktan açığa anlaşılamayan, sonradan ortaya çıkan ve bundan dolayı ilk önce günah olduğunun anlaşılması bir delil ve habere dayanan kötü fiildir. Bununla birlikte “günahın açığı” zina, hırsızlık ve benzeri gibi dış uzuvlar ile yapılan; “gizlisi” de inkâr, haset, kibir gibi sırf kalb ile yapılan günahlar olabilir. Bu sebepledir ki Alaattin Attar (k.s.) şu tavsiyede bulunur:

“Bir kimse, susup duruyorsa, onun bu hâli şu üç şeyden boş olmamalıdır:

  1. Gönle kötü düşüncelerin girmesini önlemek,
  2. Yüce Allah’ı sessiz sessiz anmayı sağlamak,
  3. Kalp hallerini gözetmek…

Gönle Yüce Allah düşüncesinden başkasını koymamaya çalışmak zordur. O gönle gelen şeyleri tamamen atıp uzaklaştırmak ise mümkün değildir. Yirmi sene gönlüme bir şey koymamaya çalıştım, sonra yine geldi. Geldi ama, yer tutamadı.” (el-Hadâiku’l-Verdiyye, s. 555)

Yapılan izahlardan da anlaşılacağı üzere bu âyet, Allah’ın yasak kıldığı açık ve gizli bütün günahlar hakkında küllî bir esası beyân eder. Anlaşılan o ki Allah’ın haram kıldığı şeyler, sadece herkesin açıktan açığa kolayca anlayabileceği açık kötülüklerden ibaret değildir. Bununla beraber herkesin kolayca anlayamayacağı gizli ve batınî kötülükler de vardır.  İşte Allah’ın beyân buyurduğu haramların, günahların bir kısmı ve hatta çoğunluğu böyle insanların kendi akıllarıyla anlayamayacakları gizli kötülüklerdir. Bunlar ancak Allah’ın bildirmesiyle bilinebilir ve hepsinden sakınmak gerekir. Çünkü hangi türü olursa olsun günah işleyenler, kazandıkları günahları sebebiyle cezalandırılacaklardır.

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri, kuranvemeali.com