Enbiyâ Suresi 109. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Enbiyâ Suresi 109. ayeti ne anlatıyor? Enbiyâ Suresi 109. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Enbiyâ Suresi 109. Ayetinin Arapçası:
فَاِنْ تَوَلَّوْا فَقُلْ اٰذَنْتُكُمْ عَلٰى سَوَٓاءٍۜ وَاِنْ اَدْر۪ٓي اَقَر۪يبٌ اَمْ بَع۪يدٌ مَا تُوعَدُونَ
Enbiyâ Suresi 109. Ayetinin Meali (Anlamı):
Her şeye rağmen yine de yüz çevirirlerse onlara de ki: “Ben size bildirilmesi gereken şeyleri eşit olarak bildirdim. Artık tehdit edilmekte olduğunuz azap veya hesap gününün yakın mı, yoksa uzak mı olduğunu bilemem.”
Enbiyâ Suresi 109. Ayetinin Tefsiri:
Bu
âyetlerde Allah’ın tek ilâh olduğu ve O’na teslim olmanın gereği
vurgulanmaktadır. Peygamberin vazifesi sadece tebliğdir. İnsanlara, tevhid ve
üzerlerine vacip olan diğer dinî hususları eşit bir şekilde bildirmek, hesap
günüyle onları korkutmaktır. Fakat o günün yakın mı, uzak mı ve ne zaman
geleceği de net olarak belli değildir. Bunu peygamber de bilmemektedir. Onca
inkâr ve isyanlarına rağmen kâfirlere dünyada verilen mühlete gelince, aslında
bu bir imtihan sırrıdır. O mühlet içerisinde nice kâfir kimseler imanla
şerefyâb olmakta ve kendilerini ebedî hüsrandan kurtarma fırsatı
bulmaktadırlar. Dolayısıyla âyet, kâfirlere ömür fırsatını iyi
değerlendirmeleri çağrısında bulunmaktadır. Ömür fırsatını hidâyet
istikâmetinde değerlendiremeyenler için ise bu mühlet, yeme, içme, giyme ve
diğer lezzetleriyle dünyadan geçici bir faydalanmadan başka bir şey değildir.
Bunun
için:
Enbiyâ Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Enbiyâ Suresi 109. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...