Enfal Suresinin 46. Ayeti Ne Anlatıyor?

KUR’ÂNIMIZ

Enfal suresinin 46. ayetinde ne anlatılmak isteniyor? Zaferin sabırla ve birlikte kazanıldığını bildiren âyet; Enfal suresinin 46. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz...

Ayet-i kerimede buyrulur:

وَاَط۪يعُوا اللّٰهَ وَرَسُولَهُ وَلَا تَنَازَعُوا فَتَفْشَلُوا وَتَذْهَبَ ر۪يحُكُمْ وَاصْبِرُواۜ اِنَّ اللّٰهَ مَعَ الصَّابِر۪ينَۚ

Allah ve resûlüne itaat edin, birbirinize düşmeyin, sonra zayıflarsınız ve kuvvetiniz gider (zaferi elden kaçırırsınız). Bir de sabredin, şüphesiz ki Allah sabredenlerle beraberdir. (Enfâl, 8/46)

ZAFER, SABIRLA VE BİRLİKLE KAZANILIR

Bilgi:

Değişik kriter ve gerekçelerle her bir kişi ve grubun kendi görüşünü tek doğru görüp diğerlerini yanlışlıkla suçladığı tefrika ve fitne ortamlarında, topyekûn bir başarı ve zaferden söz edilemez. Başarı ve zaferin elde edilmesi için; işte böylesi kargaşa durumlarında, Allah ve Resûlü’ne itaat etmek, kişisel ve grupsal çekişmelerden ve ihtilaflardan azami ölçüde sakınmak, sabır ve sükûnetle hareket etmek emredilmektedir. Zira Allah’ın yardımı, sabreden ve birlikte hareket edenlerledir.

Mesaj:

“Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;

Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.” (Mehmet Akif Ersoy)

Kelime Dağarcığı:

Tenâze’u: Çekişme, didişme.

Feşl: Zayıflama, dağılma.

Rîh: Koku, rüzgâr, güç, kuvvet.

Kaynak: Diyanet, Kur'an-ı Kerim'den Serlevha Ayetler

TEFSİR

  1. Allah’a ve Rasûlü’ne itaat edin. Birbirinizle çekişmeyin; yoksa korkuya kapılırsınız ve kuvvetiniz elden gider. O halde zorluklara sabredin; çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.

Her türlü başarının sırrı, Allah ve Rasûlü’ne kayıtsız şartsız itaattir. Bunun ardından çekişmemek, didişmemek, anlaşmazlığa düşmemek ve münakaşa etmemek gelir. Çünkü mü’minlerin bir vücudun azaları gibi yekvücut olmaları ve kalpleri toplu halde vurması gerekirken, birbirleriyle ihtilafa düşüp didişirlerse korkuya kapılırlar, yılgınlaşırlar; kuvvet, kudret ve devletlerini ellerinden kaçırırlar.

Allah Resûlü’nün yaptığı savaşlarda mûcizevî olarak tecelli eden, arkalarındaki ilâhî yardım rüzgârını kaybederler. O halde hiçbir zaman sabrı elden bırakmadan Allah ve Rasûlü’ne itaat etmeli; Allah yolunda hizmet ve cihada devam etmelidirler.

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri, kuranvemeali.com