Evliliği Emreden Ayet ve Hadisler
İslam’da evliliğin meşru olduğunu gösteren deliller nelerdir? Evliliği emreden ayet ve hadisler.
Evliliğin meşrû oluşu Kitap, Sünnet ve İcmâ delillerine dayanır.
EVLİLİĞİ EMREDEN AYETLER
Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle buyurulur:
“Sizden bekârları ve kölelerinizle cariyelerinizden salih olanları evlendirin. Eğer onlar fakir iseler, Allah onları fazlu kereminden zenginletir. Allah her şeye gücü yeten ve her şeyi bilendir.” [1]
“Size helâl olan kadınlardan ikişer, üçer ve dörder tane nikâhlayın. Bu kadınlar arasında adalet yapamayacağınızdan korkarsanız, o zaman tek kadınla evlenin veya ellerinizin altında bulunan cariyelerle yetinin. Bu, haksızlığa yol açmamanız için daha uygundur.” [2]
Evlilik konusunda pek çok hadis nakledilmiştir. Allah elçisi, gençlere hitap ederek şöyle buyurmuştur: “Ey gençler topluluğu! Sizden kimin evlilik yükümlülüklerine gücü yeterse evlensin. Çünkü evlilik gözü ve ırzı harama karşı daha fazla koruyucudur: Kimin evlenmeye gücü yetmezse oruca devam etsin. Çünkü oruç onun için bir kalkandır.” [3]
EVLİLİĞİ EMREDEN HADİSLER
Ashâb-ı kiramdan üç kişi Hz. Peygamber’in (s.a.v.) eşlerine onun gece ibadetini sormuşlar, belki azımsayarak birincisi “sürekli olarak gece namazı kılmaya”, ikincisi “sürekli oruç tutmaya”, üçüncüsü ise “kadınlardan sürekli ayrı kalmaya ve hiç evlenmemeye” karar verir. Onların bu konuşmalarını haber alan Hz. Peygamber şöyle buyurur: “Bazı kimselere ne oluyor ki, şöyle şöyle demişler. Fakat ben hem namaz kılıyorum, hem uyuyorum; oruç tutuyorum, tutmadığım da oluyor; kadınlarla da evleniyorum. Kim benim sünnetimi terkederse benden değildir.” [4]
Hz. Âişe’nin naklettiği bir hadiste şöyle buyurulmuştur:
“Nikâh benim sünnetimdir. Kim benim sünnetimle amel etmezse, benden değildir. Evleniniz, çünkü ben (kıyamet gününde) diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla övüneceğim. Kimin evlenmeye gücü yeterse evlensin. Evlenme gücü bulamayan da oruca devam etsin. Çünkü oruç, onun için (harama karşı) bir kalkandır.” [5]
Ebû Umâme (r.a.)’ın naklettiği başka bir hadiste ise şöyle buyurulur: “Mü’min, Allah korkusundan ve O’na itaattan sonra, iyi bir kadından yararlandığı kadar hiçbir şeyden yararlanmamıştır. Çünkü eşine emretse sözünü dinler, yüzüne baksa sevinç duyar, üzerine yemin etse, yeminini doğru çıkarır, dışa gitse, kendisinin bulunmadığı sırada iffetini ve kocasının malını korur.” [6]
Diğer yandan evlenmenin meşrûluğu üzerinde, bütün ümmet görüş birliği içindedir. Ancak evlenmenin hükmü evlenecek kişinin özel durumu dikkate alınarak değerlendirilir.
Dipnotlar:
[1] Nûr, 24/32. [2] Nisâ, 4/3; Nikâh’la ilgili diğer âyetler için bk. Bakara, 2/102, 221, 228, 230, 232, 235; Nisâ, 4/4, 5, 19, 22-26; A’râf, 7/189, 190; Nûr, 24/3, 32, 33; er-Rûm, 30/21; Ahzâb, 33/37; Mümtehine, 60/10-12. [3] Buhârî, Savm, 10, Nikâh, 2,3; Müslim, Nikâh, 1, 3; Ebû Dâvûd, Nikâh, 1; Tirmizî, Nikâh, 1; Nesâî, Sıyâm, 43; Nikâh, 3; İbn Mâce, Nikâh, 1; Dârimî, Nikâh, 2; A.b. Hanbel, I, 378, 424, 425. [4] Müslim, Nikâh, 5; Nesâî, Nikâh, 4; Dârimî, Nikâh, 3; A. b. Hanbel, II, 158, III, 341, 359, V, 409. [5] İbn Mâce, Nikâh, 1. Bu hadisin senedi, rivayet zincirinde bulunan İsâ b. Meymûn el-Medînî yüzünden zayıf sayılmışsa da, hadisi destekleyen başka rivayetler de vardır. [6] İbn Mâce, Nikâh, 5.
Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle Aile İlmihali, Erkam Yayınları
YORUMLAR