Evrenin Genişlemesi Ne Anlama Geliyor?
Zâriyât Sûresi bize ne söylüyor? Evrenin genişlemesi ne anlama geliyor? Kur’an-ı Kerim’de kâinâtın genişlemesi...
Cenâb-ı Hak şöyle buyurur:
“Semâyı kendi ellerimizle (kuvvetle) Biz binâ ettik ve Biz (onu) elbette genişletmekteyiz.” (ez-Zâriyât, 47)
Bu âyet nâzil olduğunda Dünyâ, Güneş ve kâinat hakkında sıhhatli hiçbir bilgi yoktu. Asrımızdaki gelişmelerle âyet-i kerîme daha iyi anlaşılmaya başladı.
Âyetteki “semâ” kelimesi, Dünyâ’nın dışındaki kâinâtı ifâde etmek için kullanılmıştır. Bu durumda Cenâb-ı Hak kâinâtı genişlettiğini haber vermektedir.
“لَمُوسِعُونَ: genişleticiyiz, genişletmekteyiz” kelimesinin başındaki “Le” edatı, kelimeye “çok fazla” mânâsı kazandırmaktadır. Nitekim buna uygun olarak 20. asrın başından beri ilmî keşifler de kâinâtın büyük bir hızla genişlediği neticesine varmıştır.[1]
Yaratıldığı günden beri büyük bir hızla genişlemekte olan kâinat, kütlesi belli bir miktara ulaşınca çekim kuvvetleri sebebiyle duracak ve kendi içine doğru çökmeye başlayacaktır. Stanford Üniversitesi’nden Fizik Profesörü Renata Kallosh ve Adrei Linde şöyle der:
“Kâinat bir küçülmeye ve yok olmaya doğru gidiyor. Gördüğümüz ve göremediğimiz bütün cisimler bir protondan bile daha küçük boyutlarda küçülecek. Sanki bir kara deliğin içindeymiş gibi…”
İlmî keşiflerin yeni yeni ulaşmaya çalıştığı bu neticeye 14 asır evvel Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle işâret edilmiştir:
“(Düşün o) günü ki, yazılı kâğıtların tomarını dürer gibi gökyüzünü toplayıp düreriz. Tıpkı ilk yaratmaya başladığımız gibi onu tekrar o hâle getiririz. (Bu,) üzerimize aldığımız bir vaad oldu. Biz, (vaad ettiğimiz şeyi) yaparız.” (el-Enbiyâ, 104)
“Onlar Allâh’ı hakkıyla tanıyıp bilemediler. Kıyâmet günü bütün yeryüzü O’nun tasarrufundadır. Gökler O’nun kudret eliyle dürülmüş olacaktır. O, müşriklerin ortak koşmalarından yüce ve münezzehtir.” (ez-Zümer, 67)
[1] Tafsîlât için bkz. Vahidüddin Han, İslâm Meydan Okuyor, trc. Cihad H. Reşad, İstanbul 1996, s. 107.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Rahmet Peygamberi, Erkam Yayınları
YORUMLAR