Fâsık ve Kâfirlerle Neden Dost Olunmaz?

TEFEKKÜR

Allah Teala, neden fâsık ve kâfirlerle dostluktan sakınmamızı emrediyor? Fâsık ve kâfirlerle neden dost olunmaz? Mekânların kişiler üzerinde etkisi olur mu?

Cenâb-ı Hak sâlih ve sâdıklarla beraber olup fâsık ve kâfirlerle dostluktan sakınmamızı emrediyor. Zira hâllerde sirâyet özelliği vardır. Hattâ bu, mekânlara bile inʼikâs eder.

MEKAN, FÂSIK VE KÂFİRLERİN KİŞİLERE TESİRİ

Nitekim Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem ashâbıyla birlikte Semûd Kavmiʼnin helâk edildiği Hicr bölgesinde konaklamışlardı. Ashâb, oradaki kuyulardan ihtiyaçları için su almış ve bu sudan hamur yoğurmuşlardı. Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem onlara aldıkları suyu dökmelerini, yaptıkları hamurları da develere yedirmelerini ve ancak Sâlih aleyhisselam’ın devesinin gelip su içtiği diğer kuyudan su almalarını emretti. (Bkz. Buhârî, Enbiyâ, 17; Müslim, Zühd, 40)

Ne ibrettir ki aradan yüzyıllar geçmesine rağmen, ilâhî kahrın tecellî mekânı olması dolayısıyla bugün bile oralardan geçenler, o sulardan abdest almazlar.

Demek ki kahr-ı ilâhîyi celbeden haramların işlendiği mâsıyet mekânlarından dahî uzak durmak îcâb eder.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Müslümanın Gönül Dünyası, Erkam Yayınları