Fatiha Suresinin Kısa Tefsiri
Kur’an’ın ön sözü olarak kabul gören Fatiha suresinin kısaca tefsiri.
Kur’ân-ı Kerîm’in fihristi, mukaddimesi, önsözü olan Fâtiha sûresi, Mekkî bir sûredir. Kur’ân’ın hülâsasını bünyesinde barındırır. Ümmü’l-Kur’ân, Sûre-i Hamd, Sûretü’ş-Şifâ gibi isimlerle anılır.
Mekke’de ilk inen sûrelerdendir. Mekke’de bir defa ve Medîne’de bir defa olmak üzere iki kez nâzil olduğu da rivayet edilmiştir.
Sûre, hamd, sözleşme ve duâ olmak üzere üç bölümden oluşur.
1. “Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah içindir.”
Hamd; büyük gücü, otoriteyi ve varlığı vurhgulamak için yapılan övgüdür. İçten gelen bir duyguyla, lâyık olduğundan dolayı birisini övmektir. Tâbiri câizse, varlığının önünde hürmetle yerlere eğilmektir. Şükürden daha geniş muhtevalıdır. Şükür bir nîmete, bir iyiliğe karşı yapılır. Hamd, ise nîmet verilsin verilmesin, iyilik yapsın yapmasın her türlü minnettarlığı ifade eder. Dil, beden ve kalbin minnet ve şükrünü içine alır.
Âlemler, Yaratıcı’sına, mûcidine delâlet eden her türlü varlığı içine alır. Sayısını ve adını bilmediğimiz nice âlem vardır. Hazret-i Ali, “İnsanın her bir parçası bir âlemdir.” demektedir. Bütün bunları yöneten, idare ve sevk eden, besleyip büyüten Allah Teâlâ’dır. İşte böyle âlemlerin Rabbine hamd olsun.
2. “O Rahman’dır, Rahîm’dir.” Rahman’dır; dünyadaki bütün varlıkları, îmân etsin etmesin her kulunu kuşatan engin merhamet sahibidir. Rahîm’dir; daha dar bir alanda, yalnızca îman edip itaatkâr kullarına âhirette merhamet eden ve lûtufta bulunandır.
3. “Din gününün sahibidir.” Din kelimesi “d-y-n” kökünden gelir. “D-y-n” lügatlerde; borçlanma, borçluluk, alacak-verecek, hesap günü demektir. Herkesin hakkının tastamam verileceği, zerre kadar zulmün karşılıksız kalmayacağı, kayıtsız şartsız mutlak adâletin hüküm süreceği kıyamet gününün yegâne sahibi, tek otoritesi ve idarecisi olan Âlemlerin Rabbi’dir O…
İşte biz, böyle yüce bir Rab’le sözleşme yapıp günde kırk defa tekrar ederiz ki:
4. “Yalnız Sana ibadet eder, itaat eder, yolunda gider ve yalnızca tek güç ve iktidar sahibi olan Sen’den yardım dileriz.”
Kulun, Âlemlerin Rabbi ile yapmış olduğu sözleşme vesikasıdır bu cümle... Fâtiha sûresini günde beş vakit namazda, kırk defa okuduğumuza göre, bu sözleşmeyi de en az kırk kez tekrarlıyoruz.
Sûrenin sonunda ise duâ kısmı bulunmakta:
5. “Bizi dosdoğru yola, (Sırât-ı Müstakîm’e) ilet.”
Dosdoğru yolun özellikleri nelerdir? diye soracak olursak:
6-7. “Kendilerine nîmet verdiklerinin yoluna (peygamberlerin, sâlihlerin, sıddîkların ve şehidlerin yoluna)[1] ilet. Gazaba uğrayanların (yahudilerin) ve sapıtanların (hıristiyanların) yoluna değil.” Âmîn.
Dipnot:
[1] Bkz. en-Nisâ, 69.
Kaynak: Havva Ünver, Şebnem Dergisi, Sayı: 194