Fitnelerden Korunmak İçin Ne Yapmalıyız?
Fitnelerden korunmak için neler yapmalıyız? Peygamber Efendimiz (s.a.v.) fitne zamanında Müslümanların ne yapmasını istiyor? Osman Nuri Topbaş Hocaefendi anlatıyor...
Fitne, imtihan, deneme, ayartma, azdırma, baştan çıkarma, karışıklık, kargaşa, ara bozma, fesat, küfür ve azgınlık anlamlarına gelmektedir.
Fitneler zuhur ettiği zaman ne yapılması Peygamber Efendimize (s.a.v.) sorulduğu zaman "Çare Allah'ın (c.c) kitabı Kur'andır." yani Kuran yaşanacak, amel edilecek. Efendimiz “Onda sizden öncekilerin ve sizden sonrakilerin haberi mevcuttur. O, şakası olmayan bir gerçektir. Kim ondan başkasının yol göstermesini arzularsa sapıtmıştır." buyuruyor. (Tirmizi 3070, Darimi (2/435), İbn Cerir et-Taberi “Tefsir”de (1/171))
Kur’ân-ı Kerîm, vukû bulacak her türlü fitneye karşı insanı selâmete erdiren, önceki toplumların haberlerini, sonrakilerin ahvâlini, insanlar arasında meydana gelecek hâdiselerin hükümlerini ihtivâ eden, hak ile bâtılı tefrîk eden, mâlâyânî olmayan, kendisini terk eden azgını Cenâb-ı Hakk’ın helâk ettiği, onun dışında hidâyet arayanı Allâh’ın dalâlete düşürdüğü, Hak Teâlâ’nın sapasağlam ipi, zikr-i hakîmi ve sırât-ı müstakîmi olan, kendisine bağlananların hiçbir zaman dalâlete düşmediği, onu söyleyen dillerin yanılmadığı, âlimlerin kendisine doyamadığı, çok tekrardan dolayı tâzeliğini aslâ kaybetmeyen, insanları şaşırtan mûcizevî husûsiyetleri aslâ nihâyete ermeyen, cinlerin onu dinledikleri zaman:
«…Gerçekten biz, hayranlık veren bir Kur’ân dinledik.» (el-Cin, 1) demekten kendilerini alamadıkları, kendisiyle konuşanların doğru söylediği, onunla hüküm verenlerin isâbet ederek âdil davrandığı, onu tatbîk edenlerin ecir gördüğü, ona çağıranın sırât-ı müstakîmi bulduğu ilâhî bir kelâmdır.” (Tirmizî, Fedâilü’l- Kur’ân, 14; Dârimî, Fedâilü’l-Kur’ân, 1)
YORUMLAR