Gazze'de Gıda Stokları Tamamen Tükendi

Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı (WFP), İsrail'in sınır kapılarını kapatarak sıkı abluka uyguladığı Gazze Şeridi'ndeki gıda stoklarının tamamen tükendiğini, son malzemelerin sıcak yemek pişirilen mutfaklara ulaştırıldığını açıkladı.

WFP'den yapılan yazılı açıklamada, Gazze'deki mutfakların Filistinlilerin günlük gıda ihtiyacının yüzde 25'ini karşıladığı kaydedildi.

Açıklamada, Gazze'deki gıda stoklarının tükendiği, son stokların bölgedeki mutfaklara teslim edildiği ve bunların da ilerleyen günlerde tükenmesinin beklendiği belirtildi.

WFP'nin Gazze'de ekmek dağıtımı için fırınları da desteklediği aktarılan açıklamada, "31 Mart'ta WFP destekli 25 fırının tamamı, buğday unu ve pişirme yakıtının tükenmesi nedeniyle kapandı." ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, sınır geçiş noktalarının kapalı olması nedeniyle 7 haftadan fazladır Gazze'ye insani yardım girişi olmadığı vurgulanarak, "Bu, Gazze Şeridi'nin şimdiye kadar karşılaştığı en uzun süreli kapatma olup, zaten kırılgan olan pazarları ve gıda sistemlerini daha da kötüleştirmektedir." uyarısında bulunuldu.

Bir milyon insanı 4 ay boyunca beslemeye yetecek 116 bin metrik tondan fazla gıda yardımının sınırlar açılır açılmaz Gazze'ye getirilmeye hazır olduğu bildirilen açıklamada, "Sınırların yardım ve ticaretin girişine açılması için acil önlem alınmazsa, WFP'nin kritik yardımı sona ermek zorunda kalabilir." ifadesine yer verildi.

Açıklamada, taraflar, "sivillerin ihtiyaçlarına öncelik, yardımların Gazze'ye girmesine derhal izin vermeye ve uluslararası insancıl hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmeye" davet edildi.

GAZZE'DEKİ HÜKÜMET "ACİL İNSANİ KORİDOR AÇILMASI" ÇAĞRISI YAPTI

Gazze'deki Filistin hükümetine bağlı Medya Ofisi tarafından yapılan yazılı açıklamada ise İsrail ve destekçileri, "ses ve görüntüyle belgelenmiş soykırım suçu" işlemekle suçlandı.

Açıklamada, İsrail'in 55 gündür sürdürdüğü tam abluka ve geçiş noktalarının kapalı tutulmasının kıtlığın yayılmasına ve 2,4 milyondan fazla insanın hayatını tehdit eden insani felaketin hızla derinleşmesine neden olduğu belirtildi.

Açıklamada, "Gazze’de kıtlık artık bir tehdit değil, acı bir gerçek haline geldi. İsrail'in 55 gündür sürdürdüğü abluka, 50’si çocuk 52 Filistinlinin açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybetmesine neden oldu. Bu durum, en korkunç yavaş öldürme yöntemlerinden biridir." ifadeleri yer aldı.

Ayrıca 60 binden fazla çocuğun ciddi düzeyde yetersiz beslenmeden muzdarip olduğu, 1 milyondan fazla çocuğun ise günlük açlıkla mücadele ettiği, bu nedenle zayıf düştükleri ve fiziki yapılarının bozulduğu belirtildi.

Açıklamada, binlerce Filistinli ailenin çocuklarına tek bir öğün dahi temin edemediği ve açlıktan ölüme sürüklendiği kaydedildi.

"FELAKET GERÇEKLEŞMEDEN ÖNCEKİ SON ÇAĞRI"

Açıklamada, "Bu, felaket gerçekleşmeden önceki son çağrıdır. Gecikmenin her türü açık bir suç ortaklığı ve insanlık adına silinmez bir utanç olacaktır." ifadeleri kullanıldı.

Gazze hükümeti, 2,4 milyondan fazla Filistinlinin hayatını kurtarmak için acilen ve gecikmeksizin güvenli bir insani koridorun açılmasını talep etti.

Açıklamada ayrıca Gazze'de İsrail tarafından uygulanan “aç bırakma ve yavaş öldürme suçlarının" araştırılması için bağımsız uluslararası komisyonların oluşturulması çağrısında bulunuldu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.