Gelecekteki Büyük Sağlık Tehlikesi!

SIHHAT

Harvard Üniversitesi'nden Prof Dr. Rıfat Atun, gelecekte küresel olarak en önemli sağlık problemlerinin, şişmanlık ve şişmanlık nedeniyle ortaya çıkan obezite, şeker, tansiyon ve kalp hastalıkları gibi kronik sorunlarla yaşlılıkla meydana gelen fiziksel problemler olduğunu söyledi.

Harvard Üniversitesi Halk Sağlığı bölümünde Küresel Sağlık Sistemleri Direktörlüğü görevini yürüten Prof Dr. Rıfat Atun, Birleşmiş Milletler'de konuşmacı olarak katıldığı bir panelin ardından küresel sağlık sorunlarına ilişkin açıklamalar yaptı.

Sağlık sistemlerinin güçlendirilmesi, sosyal ve ekonomik gelişmenin sağlanması gerektiğini ifade eden Atun, "Enfeksiyonlar, mutasyona uğrarlar ve ortaya çıktığı ülkeler buna hazır olmazsa çok çabuk yayılabilir. Bu nedenle uzun vadede dirençli sağlık sistemleri kurmamız lazım" diye konuştu.

ESAS PROBLEM KRONİK HASTALIKLAR

Küresel olarak sağlık sistemlerinin yeni enfeksiyonlar ve kronik hastalıklara hazır olmadığını da ifade eden Atun, "Bir çok sağlık sistemi dünyada kısa süreli enfeksiyonlar için yapılmış. Halbuki ilerideki esas problem kronik hastalıklar. Örneğin şeker hastası olan bir çocuk 40-50 yıl şeker hastası olarak yaşayacaktır. Bu tamamiyle farklı bir yaklaşım gerektiriyor" dedi.

- "Geleceğin sorunu şişmanlık, yaşlılık ve kronik hastalıklar"

Prof Dr. Atun, enfeksiyon hastalıklarının yanı sıra gelecekte dünyayı bekleyen en önemli sağlık sorunlarına ilişkin de bilgiler vererek, "Gelecek için en büyük problemlerden birisi şişmanlık ve şişmanlık nedeniyle ortaya çıkan obezite, şeker hastalığı, tansiyon ve kalp hastalıkları gibi kronik sorunlar. İkincisi ise yaşlılıkla meydana gelen fiziksel problemler" ifadelerini kullandı.

Şeker hastalığı, tansiyon, kalp hastalıklarının tüm dünyayla birlikte Türkiye'yi de etkisi altına alacağını vurgulayan Atun, dünyadaki sağlık sorunlarının yüzde 70'ini kronik hastalıkların oluşturduğunu söyledi.

Türkiye gibi ülkelerin büyük reformlar yaparak kendini ileriye hazırlayabileceğini kaydeden atun, "Ama bunun bir reaksiyon olarak değil de proaktif olarak gerçekleştirilmesi lazım" dedi.