Gerçek Mescid-i Aksa Neresi?

TARİHİMİZ

Mescid-i Aksa’nın diğer isimleri nelerdir? Gerçek Mescid-i Aksa hangisi veya neresidir? Mescid-i Aksa ne zaman ve kim tarafından inşa edilmiştir?

Mescid-i Aksâ, Müslümanların Kudüs’te bulunan ilk kıblesi, en kutsal sayılan üç mescidden biridir.

GERÇEK MESCİD-İ AKSA NERESİ?

Mescid-i Aksâ, Kıble Camiî ve Cuma Camiî olarak da bilinir.

Mescid-i Aksâ, Harem-i Şerif içerisindeki kurşunî kaplamalı kubbesi bulunan câmîdir. Aksâ arazisinin güneyinde yer alır ve Şam Emevî Câmii’nin mimarî özelliklerini yansıtan dikdörtgen yapıdadır. Bazı basın-yayın organları, Mescid-i Aksâ olarak bazen Kıble Camii’ni gösterir. Bazı haber ve yayınlarda da Kubbetü’s-Sahra gösterilir. Bu Siyonistlerin Süleyman Mabedi’ni ortaya çıkarmak için (Mescid-i Aksa’yı yıkma pahasına) yaptığı çalışmaları perdelemek için kasıtlı olarak yapılan propagandadır. (Editörün Notu)

MECSİD-İ AKSA (BEYTÜL MAKDİS) TARİHİ

Asıl adı Ârâmîce Beth makdeşa, İbrânîce Beth ha-Mikdaş ve Arapça Beytülmakdis olup “mukaddes ev” demektir; ilk kuruluşundan beri taşıdığı bu ad sonradan şehrin tamamını kapsamına almıştır (F. Buhl, “Kudüs”, İA, VI, 953).

İslâm âlimleri, Kur’ân-ı Kerîm’de el-Mescidü’l-Aksâ adıyla anılan ve çevresinin mübarek kılındığı belirtilen yerin (el-İsrâ 17/1) Beytülmakdis olduğu konusunda ittifak halindedir (Nevevî, III, 327). Arapça aksâ “uzak” anlamındadır ve mâbedin Mekke’ye uzaklığından dolayı bu ad verilmiştir (Taberî, Câmiʿu’l-beyân, XV, 5 vd.).

Resûl-i Ekrem’in söylediği, ibadet ve ziyaret maksadıyla gidilmesi gereken üç mescidden birinin Mescid-i Aksâ (diğerleri Mescid-i Harâm ve Mescid-i Nebevî) olduğu (Buhârî, “Fażlü’ṣ-ṣalât fî mescidi Mekke ve’l-Medîne”, 1,6; Müslim, “Ḥac”, 511-513), bu mescidlerde kılınan namazın kişinin evinde tek başına eda edeceği namazdan elli bin kat daha çok faziletinin bulunduğu (İbn Mâce, “İḳāmetü’ṣ-ṣalât”, 198) yolundaki hadisleri bunu pekiştirmektedir.

Mescid-i Aksâ’nın yerinin tesbiti ve planlanması Hz. Dâvûd (a.s.) ile başlamış, ancak mâbed oğlu Hz. Süleyman (a.s.) tarafından yapılmıştır.

Hz. Ömer, Kudüs’ün anahtarını teslim aldığında kendisi de bizzat çalışarak Mescid-i Aksâ’nın (Süleyman Mâbedi) Hristiyanlık döneminde molozlar altında kalmış olan yerini temizletip Sahre’nin güneyindeki düzlükte cemaate namaz kıldırmış (Taberî, Târîḫ, II, 450), daha sonra da buraya bir mescid yaptırmıştır. (Kaynak: DİA)