Gönülleri Fetheden Siyaset
Ecdâdımız Osmanlı’nın ince bir siyaset olarak, yeni fethedilen yerlere evvelâ, gönül ehli, sâlih ve velî zâtlar iskân etmesi de büyük hidâyetlere vesîle olmuştur. Nitekim bugün Balkan ülkelerinde var olan bütün müslüman halkların mevcûdiyeti, ilk Osmanlı fetihleri ve iskân siyâsetinin bir eseridir.
Murad Han, Kosova’yı fethettiğinde Anadoluʼnun fazîletli insanlarını oraya yerleştirmiş, onların nezih yaşayışlarına hayran olan Arnavutların yüzde doksanı müslüman olmuştur. Yine Fâtih Sultan Mehmed Han da İstanbulʼun fethinden sonra Bosna’yı fethetmiş, o mıntıkaya gönül ehli, temiz Anadolu halkını iskân etmiş ve Boşnakların tamamı, İslâmʼın güzelliğini şahsiyetlerinde sergileyen bu insanlara meftûn olarak hidâyetle şereflenmişlerdir.
Ayrıca Osmanlıʼnın gittiği her yerde hak ve adâleti hâkim kılması da maddî-mânevî fetihlerinin önünü açan bir unsur olmuştur. Balkanlarda prenslerin zulmünden bıkan halklar, Osmanlı hâkimiyetine girmeyi gönüllü olarak arzulayacak noktaya gelmiştir. Öyle ki Lehistanʼda:
“Osmanlı atları Vistül Nehri’nden su içmedikçe, bu ülke hürriyet ve istiklâle kavuşamaz!..” sözü, bir darb-ı mesel hâline gelmiştir.
MARTİN LUTHER'İN TÜRKLER HAKKINDAKİ SÖZLERİ
Çığırından çıkmış olan hristiyanlıkta akıl ve mantık dışı zulüm ve yanlışlıklara isyân ederek protestanlık mezhebini kurmuş olan Alman reformist Martin Luther de:
“Yâ Rabbî! Büyük Türkler’i bir an önce başımıza getir de, Senʼin ilâhî adâletinden onlar sayesinde nasiplenelim!..” demiştir.
Ayrıca Martin Luther, halkını acımasızca sömüren kendi idârecilerini de şu sözlerle îkâz etmiştir:
“–Sizin gibi gözü doymaz prenslerin, toprak ağalarının ve burjuvaların idâresinde yaşamaktansa, Osmanlılar’ın idâresini tercih ederiz. Çünkü onlar, fakirlere sizden daha şefkatlidir.”
İSLÂM'IN EN GÜZEL TEBLİĞİ
Velhâsıl, İslâmʼın en güzel tebliğ ve tâlimi, müʼminlerin, onu hâl ve tavırlarıyla, fiilen temsil etmeleridir. Mevlânâ Hazretleri ne güzel söyler:
“Hâl ile öğüt veren, sözle öğüt verenden iyidir.”
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, 40 Soru 40 Cevap, Erkam Yayınları, 2011
YORUMLAR