Gözyaşında da Koronavirüs Tespit Edildi

Yurt dışında yapılan çalışmalarda bazı yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hastalarının gözyaşında da koronavirüs RNA’sı görüldü, gözyaşında artışın ve gözde çapaklanmanın hastalık belirtileri arasında yer aldığı ortaya çıktı.

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, Kovid-19’a sebep olan ve damlacık yoluyla yayılan “SARS-CoV2” virüsünün ana bulaşma şeklinin solunum yolu olduğunu hatırlattı.

Virüs bulaşında farklı kaynakların etkili olup olmadığına ilişkin bilgi veren Kayıpmaz, “ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezince (CDC) göz aracılığıyla bir bulaşmanın düşük ihtimalle de olsa mümkün olabileceği ama bulaşmada ana yolun solunum sistemi olduğunu vurgulandı.” dedi.

Kayıpmaz, virüslü bir yüzeye temas eden bir kişinin ellerini yüzüne ve gözlerine götürmesi sonucunda bulaşın söz konusu olabildiğinin bilimsel çalışmalarla gösterildiğini belirtti.

Gözde kızarıklığın Kovid-19 belirtilerinden olabildiğini ifade eden Kayıpmaz, şunları kaydetti:

“Ayrıca bir başka çalışmada gözyaşında artışın ve çapaklanmanın da belirtiler arasında olabileceği gösterildi. Virüsün kaynağı olan Çin’in Hubei eyaletinden yayınlanan bir çalışmada yalnızca bir hastanın ilk belirtisinin göz kapaklarının içini ve gözlerin beyaz bölgesini kaplayan zar olan konjonktivanın iltihabı (konjonktivit) olduğu belirtildi.

RWTH Aachen Üniversitesi’nde 18 Kovid-19 hastası üzerinde yapılan bir başka çalışmada ise hastalardan 5’inin (yüzde 28) gözyaşında PCR testi ile koronavirüs RNA’sı saptandı. Ayrıca Milano’da gerçekleştirilen SERPICO-19 çalışmasında Kovid-19’un retinayı da etkileyebileceği sonucuna varıldı. Retinadaki etkilenmenin çoğunun da retinanın damar sisteminden kaynaklandığı belirtilmiştir. Bu nedenle, hasta kişilerin gözyaşına veya gözyaşının silindiği mendil ve peçeteye dokunulmamalı.”

Doç. Dr. Kayıpmaz, sağlığın korunması için tedbirli olunması gerektiğini belirterek, “İster Kovid-19 ister grip isterse sağlıklı bir kişinin, gözyaşı, kan, balgam gibi vücut sıvıları ile vücut sıvılarının temas ettiği peçete, mendil gibi ürünlerle de temastan kaçınılmalı” uyarısında bulundu.

LENS KULLANANLARA VİRÜSÜN BULAŞMA İHTİMALİ

Kayıpmaz, araştırma sonuçlarına ilişkin, “Bu çalışmalar bize göz koruması bilincinin arttırılması gerektiğini göstermektedir. Maske takmak, ellerin sık sık yüze ve göze götürülmesini de engellemektedir” değerlendirmesini yaptı.

Acil sağlık çalışanları olarak özellikle yüksek damlacık oluşturan işlemlerde gözlük kullanıldığını anımsatan Kayıpmaz, herkesin maskeyi doğru takması, sık sık ellerini yıkaması, ellerin yüz ve gözlere temasından kaçınması gerektiğini vurguladı.

Kayıpmaz, lens kullananlar için de uyarılarda bulunarak, “Kontakt lens kullananlara Kovid-19’a sebep olan virüsün bulaşma ihtimalinin gözlük kullananlardan daha fazla olduğuna dair bir kanıt şu anda yok. Bununla birlikte kontakt lens kullanan kişiler, güvenli kontakt lens kullanım kurallarına ve el yıkama başta olmak üzere temizlik kurallarına dikkat etmeyi sürdürmeli” dedi.

Kan ile bulaşa ilişkin de Kayıpmaz, Kovid-19 virüsünün kanda nadir olarak görüldüğünü, kan nakliyle bulaştığına dair bir kanıt ortaya konamadığını bildirdi.

Kayıpmaz, “Eğer sağlık çalışanı değilseniz, kişisel koruyucu donanımınız yoksa Kovid-19 hastasıyla ve onun vücut sıvılarıyla temas etmeniz uygun değil” diye konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.