Hac Suresi 12. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Hac Suresi 12. ayeti ne anlatıyor? Hac Suresi 12. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Hac Suresi 12. Ayetinin Arapçası:
يَدْعُوا مِنْ دُونِ اللّٰهِ مَا لَا يَضُرُّهُ وَمَا لَا يَنْفَعُهُۜ ذٰلِكَ هُوَ الضَّلَالُ الْبَع۪يدُ
Hac Suresi 12. Ayetinin Meali (Anlamı):
Allah’ı bırakır da, kendisine zararı da faydası da olmayacak şeylere yalvarır durur. İşte bu, içinden çıkılmaz derin sapıklığın ta kendisidir.
Hac Suresi 12. Ayetinin Tefsiri:
Bu
tip insanlar, nefsânî arzulardan kurtulamadığı için, gönülden gelerek değil,
belli bir maksat için gâfilâne bir şekilde kulluk yaparlar. Eğer kendisine bir iyilik gelirse sevinir,
bir belâ geldiğinde ise kulluktan yüz çevirir. Doğrusu ise, insanın Rabbine
dayanıp güvenmesi, iyiliklere teşekkür, hoşa gitmeyen şeylere ise
sabretmesidir.
Âyetlerin
iniş sebebi olarak nakledilen şu hâdiseler, nurada resmedilen insan tipinin
daha açık ve net anlaşılmasına yardımcı olacaktır:
❂ Medine
halkından olmayan birisi, Medine-i Münevvere’ye gelip müslüman olurdu. Eğer
karısı erkek çocuk dünyaya getirir, atı da güzel bir tay doğurursa İslâm
hakkında: “Bu doğru ve güzel bir din imiş” derdi. Yok karısı doğurmaz, kısrağı
da yavrulamazsa: “Bu ne kötü bir din imiş” derdi. (Buhârî, Tefsir 22/2)
❂ Bedevilerden
bazı kimseler Peygamberimiz (s.a.s.)’e gelip müslüman olurlardı. Memleketlerine
döndükleri zaman yağmur yağar, bolluk olur ve hayvanları güzel güzel yavrularsa
“Şu bizim dinimiz ne kadar güzel bir din” derler ve ona sımsıkı sarılırlardı.
Yok eğer kıtlık kuraklık olur, hayvanları istedikleri şekilde yavrulamazsa
“Bizim şu dinimizde hiç bir hayır yok” derlerdi. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, XVII, 161-162)
❂ Bu âyet-i
kerîme müellefe-i kulûb[1]
hakkında nâzil olmuştur. Bunlar birbirlerine: “Muhammed’in dinine girelim.
Bakalım; eğer bir hayır elde edersek onun hak olduğunu anlamış oluruz. Eğer
hayır bulmazsak bâtıl olduğunu anlamış oluruz” diyorlardı. (Fahreddin er-Râzî, Mefâtîhu’l-gayb,
XXIII,13)
❂ Bir yahudi
müslüman olmuştu. Fakat müslüman olduktan sonra gözü kör oldu, malı gitti ve
çocuğu öldü. İslâm’da bir uğursuzluk olduğunu sanarak Peygamberimiz (s.a.s.)’e
geldi ve: “Benim müslümanlığımı feshet” dedi. Allah Resûlü (s.a.s.): “İslâm
fesholunmaz” buyurdu. O: “Bu dini girdikten sonra hiç bir hayır elde etmedim;
gözümü kör etti, malımı ve çocuğumu elimden aldı” dedi. Bunun üzerine
Peygamberimiz (s.a.s.): “Ey yahudi! İslâm, ateşin demir, gümüş ve altının
kirini giderdiği gibi insanların kirlerini giderir” buyurdu ve bu âyet-i
kerîme nâzil oldu. (Vâhidî, Esbâbu’n-nüzûl, s. 317)
Âyetlerin
tasvir ettiği yapıdaki insan tipini, hemen hemen her devirde ve her yerde
görmek mümkündür. Bunlar, Allah’a ve âhirete tam bir iman kıvamına ulaşamamış,
bir kısım içtimâî saikler ve dünyevî beklentilerle Allah’a kulluk etmeyi
deneyen, fakat O’nu şahsî arzularını yerine getiren bir mabud olarak
göremediğinden tekrar şirke yönelen, böylece hem dünya hem de âhiret
mutluluğunu kaybeden bozuk karakterli insanlardır. Allah’tan yüz çeviren bu tür
insanlar yine de birilerine kulluk etme ve yakarma ihtiyacı duyarlar. Fakat bu
sefer ya hiçbir zarar veya faydası olmayan cansız nesnelere gönül bağlarlar ki
bu, çölde yolunu iyice şaşırmış bir yolcunun içine düştüğü şaşkınlık gibi derin
bir şaşkınlık ve son derece uzak bir sapıklıktır. Veya faydasından çok
zararının dokunma ihtimali daha yüksek olan kişilere, mesela istikâmetleri
bozuk olan liderlere yönelirler ki, Allah’a asi olarak hak yoldan sapmış, hem
kendilerini hem de kendilerine tâbi olanları uçuruma doğru sürükleyen bu
liderlerin ne kötü efendi ve ne fenâ arkadaş olduklarında şüphe yoktur.
Bu
bakımdan cennete girmek isteyenler, Allah’a kulluğa aykırı tüm inanç ve
davranışlardan uzaklaşarak iman ve sâlih amel yolunu tutmalıdır:
[1] Müellefe-i
kulûb: Henüz müslüman olmayıp kalpleri İslâm’a ısındırılmak istenen
kimseler.
Hac Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Hac Suresi 12. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...