Hac Suresi 32. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Hac Suresi 32. ayeti ne anlatıyor? Hac Suresi 32. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Hac Suresi 32. Ayetinin Arapçası:
ذٰلِكَۗ وَمَنْ يُعَظِّمْ شَعَٓائِرَ اللّٰهِ فَاِنَّهَا مِنْ تَقْوَى الْقُلُوبِ
Hac Suresi 32. Ayetinin Meali (Anlamı):
İşte durum böyledir. Artık kim Allah’ın belirlediği nişânelere saygı gösterirse, Allah’a saygı göstermiş olur. Çünkü bu davranış, kalplerin Allah’a saygıyla dopdolu oluşundandır.
Hac Suresi 32. Ayetinin Tefsiri:
Allah’ın
her türlü emrine ve yasağına tâzim göstermek ve bunların gereğince amel etmek
kalpte yerleşen takvâ duygularının dışa akseden görüntüleridir. Ayrıca bu tâzim
hissiyâtı, kalbin takvâsını artırır; gönülleri kötü düşünce ve temâyüllerden
korur. Allah dostlarından Bişr-i Hafî’nin hâli bu gerçeği gösteren güzel bir
örnektir:
Bişr-i
Hafî Hazretleri, hayâtının ilk devresinde günahkâr biriydi. Bir gün sarhoş
vaziyette yolda yürürken üzerinde besmele yazılı bir kağıt buldu. Onu öpüp
başına koydu. Kokular sürdü ve güzel bir yere sakladı. O gece rüyâsında şöyle
bir nidâ işitti:
“Benim
ismimi güzel kokulara sardın, ona tâzîm ve hürmette bulundun. Benim izzetim ve
azametim hakkı için, ben dahî senin adını iki cihanda hürmetli kılacağım.”
Bunun
üzerine Bişr uyandı, tevbe etti, sadâkat ve samîmiyetle Allah’a yöneldi.
Hak
dostlarından Sırrı-i Sakatî (k.s.)’un şu hâli ise, dinin alâmetlerine
gösterilecek saygının zirve örneklerinden birini teşkil eder:
Kendisi
şöyle anlatıyor:
“Bir
gece devamlı kıldığım, kılmayı âdet hâline getirdiğim namazımı kıldım. Farkında
olmadan ayağımı mihrap tarafına uzattım. Böyle yapar yapmaz şu sesi duydum:
«-
Ey Sirrî! Sultanların huzurunda böyle mi oturacaksın?»
Hemen
ayağımı çektim, sonra şöyle dedim:
«-
İzzetine, celâline, üstün şânına yemin ederim ki bir daha ayağımı böyle
uzatmayacağım!” (el-Hadâiku’l-Verdiyye, s. 200)
Aynı
şekilde hacda kesilecek kurbanlıklar da tâzim gösterilmesi gereken ilâhî
nişânelerden biridir. Onlara saygı göstermeli, hürmetle bakmalı ve onları Allah’ın
adını anarak kurban etmelidir. Ancak Harem bölgesinde kurban edilecekleri
yerlere getirilip kurban edilinceye kadar bunların sütünden, dölünden,
tüylerinden istifade etmek ve gerektiğinde binek olarak kullanmak caizdir.
Dolayısıyla âyet, Arapların, kurbanlık olarak belirlenip işaretlenen
hayvanların sütlerinin içilmeyeceği, üzerine binilmeyeceği ve yük taşınmayacağı
şeklindeki yanlış adetlerini ortadan kaldırmıştır.
Kurban,
başlangıçtan beri bütün ümmetlerde bulunan ve hedefi kulu Allah’a yakınlaştırmak
olan mühim bir ibâdettir:
Hac Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Hac Suresi 32. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...