Hadis Rivayet Eden Sahabiler

En çok hadis rivayet eden sahabi hangisidir? Hadis eden sahabiler kimlerdir? Ravi olan sahabiler...

Bütün sahâbîler Hz. Peygamber’den (s.a.v.) hadis rivayet etmemiş, rivayet edenler de farklı sayıda hadis nakletmiştir. Bunun sebebi sahâbînin hâfızasının kuvvetli veya zayıf olması, Resûl-i Ekrem’in (s.a.v.) yanında az veya çok kalması, ilim yerine cihada önem vermesi, kendini idarî işlere ve ibadete hasretmesi, hata etme endişesiyle hadis rivayetinden kaçınması ve ömrünün kısa olması gibi sebeplere dayanmaktadır.

HADİS RİVAYET EDEN SAHABİLER

Râvi olan sahâbîler ve rivayetleri konusunda farklı rakamlar verilmiştir. Hâkim en-Nîsâbûrî bunların sayısının 4000 olduğunu söylemişse de Zehebî bu rakamı çok yüksek bulmuş ve sayılarının 1500 civarında olduğunu belirtmiştir (Tecrîdü esmâʾi’ṣ-ṣaḥâbe, I, s. c). Bununla birlikte yapılan tesbit çalışmalarında bu rakama da ulaşılamadığı görülmektedir.

En hacimli müsned kabul edilen Bakī b. Mahled’in el-Müsnedü’l-kebîr’inin günümüze ulaşan mukaddimesindeki sayıma göre eserde 1013 sahâbînin rivayeti yer almıştır.

İbn Hazm da Esmâʾü’ṣ-ṣaḥâbeti’r-ruvât adlı eserinde 1018 isim zikreder.

İbn Asâkir’in tesbitine göre İmam Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned’inde 1022 sahâbînin rivayeti yer almaktadır.

EN ÇOK HADİS RİVAYET EDEN SAHABİLER

Rivayet ettikleri hadis sayısına göre sahâbîler “müksirûn” ve “mukıllûn” diye ikiye ayrılmış, 1000’den çok hadis rivayet edenlere müksirûn denilmiştir.

Yedi kişi olan müksirûndan Ebû Hüreyre (r.a.) mükerrerleriyle birlikte 5374, Abdullah b. Ömer (r.a.) 2630, Enes b. Mâlik (r.a.) 2286, Hz. Âişe 2210, Abdullah b. Abbas (r.a.) 1660, Câbir b. Abdullah (r.a.) 1540, Ebû Saîd el-Hudrî (r.a.) 1170 hadis rivayet etmiştir.

Bakī b. Mahled’e göre mukıllûndan on kişinin 200-1000, yirmi bir kişinin 100-200, doksan bir kişinin 20-100 arasında rivayeti bulunmaktadır.

Rivayeti yirmiden az olanların içinde iki kişi on dokuz, altı kişi on sekiz, üç kişi on yedi, üç kişi on altı, dört kişi on beş, on bir kişi on dört, yedi kişi on üç, dokuz kişi on iki, dokuz kişi on bir, on dört kişi on, on iki kişi dokuz, on sekiz kişi sekiz, yirmi sekiz kişi yedi, yirmi yedi kişi altı, yirmi sekiz kişi beş, elli üç kişi dört, yetmiş iki kişi üç, 120 kişi iki ve 458 kişi bir hadis nakletmiştir (Ekrem Ziyâ el-Ömerî, s. 23-24).

Kaynak: DİA

İslam ve İhsan

HADİS NEDİR?

Hadis Nedir?

EN ÇOK HADİS RİVAYET EDEN SAHABİLER KİMLERDİR?

En Çok Hadis Rivayet Eden Sahabiler Kimlerdir?

RAVİ SAYISINA GÖRE HADİSLER

Ravi Sayısına Göre Hadisler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.