Hangi Namaz Kaç Rekat, Nasıl Kılınır?

Sabah, öğle, ikindi, akşam, yatsı namazları kaç rekat? Hangi namaz kaç rekat, nasıl kılınır, kaçı sünnet, kaçı farz olduğunu gösteren tabloya aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Farsça’da “tâzim için eğilmek, kulluk, ibadet” anlamına gelen namâz, sözlükte “dua etmek, ibadet etmek, bağışlanma dilemek, yalvarmak” mânalarındaki Arapça salât kelimesinin (çoğulu salavât) karşılığı olarak Türkçe’ye geçmiştir. Terim olarak salât tekbirle başlayıp selâmla son bulan, belirli hareket ve sözlerden oluşan bedenî ibadeti ifade eder.

Hz. Peygamber (s.a.s.), “Beni namazı nasıl kılarken gördüyseniz siz de öyle kılınız” (Buhârî, Ezan, 18) buyurmuştur. Buna göre namazla ilgili genel hüküm, rükün ve şartlar Kur’an’la, bunlara ilişkin ayrıntılar ise Resûl-i Ekrem’in (s.a.s.) sünnetiyle belirlenmiştir.

HANGİ NAMAZ KAÇ REKAT?

Hangi namaz kaç rekat, nasıl kılınır, kaçı sünnet, kaçı farz olduğunu gösteren tabloya aşağıdan ulaşabilirsiniz...

FARZ VE VACİP NAMAZLAR Rekat Toplam
SABAH NAMAZI Sünneti 2 4
Farzı 2
ÖĞLE NAMAZI İlk Sünneti 4 10
Farzı 4
Son Sünneti 2
İKİNDİ NAMAZI Sünneti 4 8
Farzı 4
AKŞAM NAMAZI Farzı 3 5
Sünneti 2
YATSI NAMAZI İlk Sünneti 4 13
Farzı 4
Son Sünneti 2
Vitir Namazı 3
CUMA NAMAZI İlk Sünneti 4 16
Farzı 2
Son Sünneti 4
Zuhri Âhir Namazı 4
Vaktin Son sünneti 2
BAYRAM Bayram Namazı 2 2
CENAZE Cenaze Namazı - -
  SÜNNET VE NAFİLE NAMAZLAR   Rekat
TEHECCÜD Teheccüd Namazı 2 rekattan 12 rekata kadar kılınabilir
KUŞLUK (DUHÂ) Kuşluk (Duhâ) Namazı 2 rekattan 12 rekata kadar kılınabilir
EVVABİN Evvabin Namazı 2 rekattan 6 rekata kadar kılınabilir
TERAVİH Teravih Namazı 8 rekattan 20 rekata kadar kılınabilir
İSTİHARE İstihare Namazı 2
HACET Hacet Namazı 2
TAHİYYETÜ’L MESCİD Tahiyyetü’l Mescid Namazı 2
TEVBE Tevbe Namazı 2
ŞÜKÜR Şükür Namazı 2
NAFİLE Nafile Namaz 2
ABDEST Abdest Namazı 2
TESBİH Tesbih Namazı 4
KÜSÛF VE HUSÛF Küsûf ve Husûf Namazı 2

İslam ve İhsan

NAMAZLA İLGİLİ AYETLER VE HADİSLER

Namazla İlgili Ayetler ve Hadisler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.