Hastalıkların Duygusal Sebepleri

Hastalıklar ve sebepleri nelerdir? Toplumda sıkça görülen bazı hastalıkların duygusal sebepleri...

İnsan, ruh ve bedenden oluşan bir varlıktır. Bu iki taraftan birinde ifsat ve düzensizlik oluştuğunda, diğerine de tesir eder. Ayrı gibi görünse de ruh ve beden, birbirine tesir eden bir bütündür.

Aslında her hastalığın kişinin kendisine has bir sebebi vardır. Kendi korkularımızı, mutsuzluklarımızı, kaygı ve endişelerimizi oluşturduğumuz gibi kendi hastalıklarımızı da fark etmeden kendimiz oluşturabiliriz. Hastalıkların teşhisinde alternatif ve geleneksel tıbbî usûller ile klasik hastane tıbbı metotlarının ihtiyaca göre birbirini tamamlayacak şekilde kullanılması bizleri daha çok çözüme ulaştıracaktır. Meselâ sırt ve bel ağrılarının sebebi, kendini sıkışıp kalmış hissetmek olabileceği gibi, böbrek ve akciğerlerin iyi çalışmamasından da kaynaklanabilir.

 Şu anda tıp, hastalığın kendisini değil de hastalık ne üretiyorsa onu tedavi ediyor. Şeker üretiyorsa ilaçlarla şekeri düşürüyor ve kişiyi bir ömür o ilaca mahkûm kılıyor, ancak hastalığın kökenini yok etmiyor.

 Allâh’ın Esmâü’l-hüsnâ’daki  “el-Hayy” ismi, kâinatta her şeyin canlı ve hareket hâlinde olması olarak tezâhür eder. Bir şeyin canlı ve sağlıklı olması için hareket hâlinde olması şarttır. Sıkça kullanılan akupunktur tedavisi, bozulan enerjiyi düzeltmek içindir. Hareket enerjisi, sağlık ve bereketi beraberinde getirir. Tabiî hareket ritminden çıkmayan hiçbir organın sıhhati bozulmaz. Durağan olan ise, yolu tıkanan suyun bekleyerek yosun tutması gibi küflenir, sıhhatini yitirir.

HASTALIKLAR VE DUYGUSAL SEBEPLERİ

Hareket ve hayatın canlı ritminin akışında bulunmak, sıhhat nîmetinin devamı için ilk adımdır. Bazen doksan yaşında olup da sağlık problemi yaşamayan yaşlı nine ve dedelerle tanışıyoruz. Onların ortak noktalarına baktığımızda, sabah güneşini üzerlerine doğurmadıklarını, yürüyüş, hareket, çalışma, ibadet ve dâimâ olumlu düşünce içerisinde olduklarını tespit ediyoruz. Zaten ibadet ve inanç, teslîmiyet, güven ve âhiret inancıyla beraber, olumlu düşünceyi de hemen ardı sıra yanında getiriyor.

Hasta eden, duygularınız değil, onları yaşamaya izin vermemeniz, yani duygunuzun hareket alanını kesmenizdir. Meselâ mükemmel olma arzusu ve kendine aşırı yüklenme, migren hastalığına sebep olurken; korku, reddetme, kaçış, ishale sebep olur. Bunun gibi toplumda sıkça görülen bazı hastalıkları, sebepleri ile burada misal olarak vereceğiz ki, sebepler giderildiğinde hastalık da tamamen ortadan kalksın:

Âdet bozuklukları: Kadınlığını reddetme

Ağız rahatsızlıkları: Yeni fikirleri içine almayı reddetme, öfke ve intikam

Ağrılar: Sevgi ve destek bulma özlemi

Astım: Boğucu sevgi

Ayaklar/bacaklar: Gelecek ve ilerleme korkusu

Baş ağrıları: Kendini eleştirme, korku

Boğaz: İfadenin yolu, üretici düşüncenin engellenmesi

Cilt/Deri: Ferdiyetçilik

Diz: Gurur, kibir, ego

Eklemler: Hayattaki yön değişikliklerine uyum

Kanser: Derin bir üzüntü, uzun süreli kızgınlık, yiyip bitiren sır, üzüntü

Kalp rahatsızlıkları: Sevinçten mahrumiyet, kendini yalnız hissetme

Mide rahatsızlıkları: Yeni fikir tecrübelerini sindirememe, korku

Omuz: Hayatı taşıma ya da yük olarak algılama

Şeker hastalığı: “Keşke”ler, “hayatın hiç tadı yok” anlayışı

Yatak ıslatma: Ana-babadan, özellikle babadan korkma

Rahatsızlığın sebebini bulduktan sonra çözümü bulmak da kolaylaşacaktır. Zihnî çerçeveleme ile bunu başarmak mümkün... İlk olarak problemin zihindeki sebebine bakın ve bunun sizin için doğru olup olmadığını düşünün. Eğer bu sizin için geçerli değilse, “Hangi düşüncelerimden dolayı olabilir?” diye kendinize sorarak cevâbı bulun.

Ardından “Şuurumda bu durumu oluşturan düşünce kalıbını bırakmaya hazırım!” sözünü tekrar edin. Yeni oluşturduğunuz olumlu düşünce modelini birçok kez tekrar edin. İyileşmenin zaten başlamış olduğunu varsayarak iyileşmeyi kabul edin. Ve niyet edin. Dînimizde bütün ibadetlerimizde şart olan niyet, şu an psikolojik tedavide aktif ve kuvvetli bir şekilde kullanılmaktadır. Niyet; odaklanmış düşünce, telkin demektir. Sağlıklı olmaya, yaşamaya niyet ederek bunu hissedin. Size bir sağlık niyeti örneği yazarak yazımı sonlandıyorum:

“Her geçen gün daha da iyi olmayı ve sağlığımın mükemmel olmasını seçiyorum. Sağlığımı korumayı ve sağlıklı olmanın tadını çıkartmayı kabul ediyorum. Tam olarak sağlığıma kavuşmaya bütün benliğimle ve yüreğimle niyet ediyorum. Niyetim hemen şimdi gerçekleşmeye başladı. Bunun için Allâh’a şükrediyorum. Allah’tan gelen sağlık nîmetini mutlulukla kabul ediyorum.”

İstifade Edilen Kaynaklar: Âdil Maviş, Bilinçaltını Bilinçli Yönet; Louise Hay, Düşünce Gücüyle Tedavi.

Kaynak: Büşra ÜMMÜHA, Şebnem Dergisi, 2021-Kasım, Sayı:201

İslam ve İhsan

MANEVİ HASTALIKLARIN REÇETESİ

Manevi Hastalıkların Reçetesi

MANEVİ HASTALIKLARDAN NASIL KURTULURUZ?

Manevi Hastalıklardan Nasıl Kurtuluruz?

İNSANI CEHENNEME SÜRÜKLEYEN MANEVİ HASTALIKLAR

İnsanı Cehenneme Sürükleyen Manevi Hastalıklar

MADDİ VE MANEVİ HASTALIKLAR İÇİN DUA

Maddi ve Manevi Hastalıklar İçin Dua

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.